Reşit olmayan bir kişi (Bekar) maliye'nin istediği işyeri açılması ile ilgili imza beyannamesi yapabilirmi. Bence yapamaz reşit değil. Sizce ?
Maliye tarafından imza beyannamesi hk.,
-
Değerli Meslektaşlarım imza beyannamesi , ya vergiye kaydolmak için (İş yeri açarken) veya bankadan kredi çekerken istenmektedir. Mutlaka istisnaları vardır. Dolayısıyla, her iki durumda da küçüğün borçlanması kuvvetle muhtemeldir. Yani sonuç itibariyle borçlandırıcı bir muamelenin dayanağıdır. Bu nedenle bizler yapsak dahi, ilgili merciler veli veya vasinin onay veya muvafakatini aranması gerekir . Bu itabarla Noterlerin ilerde ihtilaf oluşturabilecek bir işleme onay vermesinin gerek kanunen gerekse meslek ahlakı açısından uygun değildir. Dolayısıyla yapılmaması gerektiğini düşünmeme rağmen elbetteki yapacak yada yapılabileceğine inanan meslektaşlarımın var olacağını ve görüşlerinede bu düşüncelerimi kendilerine aktarmış olmam nedeniyle fikir özgürlüğüne inandığımdan saygı duyarım .
Hayırlı AkşamlarGenel olarak
I. Hak ehliyeti
MADDE 8.- Her insanın hak ehliyeti vardır.
Buna göre bütün insanlar, hukuk düzeninin sınırları içinde, haklara ve borçlara ehil olmada eşittirler.
II. Fiil ehliyeti
1. Kapsamı
MADDE 9.- Fiil ehliyetine sahip olan kimse, kendi fiilleriyle hak edinebilir ve borç altına girebilir.
2. Koşulları
a. Genel olarak
MADDE 10.- Ayırt etme gücüne sahip ve kısıtlı olmayan her ergin kişinin fiil ehliyeti vardır.
b. Erginlik
MADDE 11.- Erginlik onsekiz yaşın doldurulmasıyla başlar.
Evlenme kişiyi ergin kılar.
c. Ergin kılınma
MADDE 12.- Onbeş yaşını dolduran küçük, kendi isteği ve velisinin rızasıyla mahkemece ergin kılınabilir.
d. Ayırt etme gücü
MADDE 13.- Yaşının küçüklüğü yüzünden veya akıl hastalığı, akıl zayıflığı, sarhoşluk ya da bunlara benzer sebeplerden biriyle akla uygun biçimde davranma yeteneğinden yoksun olmayan herkes, bu Kanuna göre ayırt etme gücüne sahiptir.
III. Fiil ehliyetsizliği
1. Genel olarak
MADDE 14.- Ayırt etme gücü bulunmayanların, küçüklerin ve kısıtlıların fiil ehliyeti yoktur.
2. Ayırt etme gücünün bulunmaması
MADDE 15.- Kanunda gösterilen ayrık durumlar saklı kalmak üzere, ayırt etme gücü bulunmayan kimsenin fiilleri hukukî sonuç doğurmaz.
3. Ayırt etme gücüne sahip küçükler ve kısıtlılar
MADDE 16.- Ayırt etme gücüne sahip küçükler ve kısıtlılar, yasal temsilcilerinin rızası olmadıkça, kendi işlemleriyle borç altına giremezler. Karşılıksız kazanmada ve kişiye sıkı sıkıya bağlı hakları kullanmada bu rıza gerekli değildir.
Ayırt etme gücüne sahip küçükler ve kısıtlılar haksız fiillerinden sorumludurlar.Raziyecim konuyu gündeme getirdiğin için tsk.:)Bende bu konuda sizlerle aynı görüşü paylaşıyorum.Sonuçta reşit olmayan biri kendi adına işlem yapamaz .Bu konudada diyerlerinde olduğu gibi muvafakat olması gerektiğini düşünüyorum.En basitinden okuyan öğrenci bile kendi kredi taahhütünü muvafakatsız yapamıyor.Noter hanımda tereddütte halen noterler birliğine sormayı düşünüyor.
Nilüferciğim daha öncede seninle bu konuda görüştük bana gelse bu işlem yapmam ama nitekim hatırlıyorsan sana yap diyenler de oldu.Noter hanım sorsun TNB 'ye sonucunu da bizlerede söylersin
İyi çalışmalarBenim görüşüm yapılabileceği yönündedir, ayrıca İmza beyannamesi borçlandırıcı bir işlem değildir
AlıntıDaha Çok GösterMÜMEYYİZ KÜÇÜĞÜN BİZZAT KENDİSİNİN YAPABİLECEĞİ İŞLER: (15 yaşını bitirmiş ve M.K.13. maddesi gereğince ayırt etme gücüne sahip küçükler) (BU HUSUSLARDA HEM KÜÇÜKLER HEM VELİLER VEKALET VEREBİLİR.)
A) M. Kanunun 359. maddesi (eski kanun: 284) gereğince velileri tarafından bir meslek ve sanatla uğraşmalarına izin verilen mümeyyiz küçükler bu işlemin gereği olan tüm hususlarda ve davalarda kendi adına işlem yapmaya da yetkilidir. Bu hususlarla ilgili olarak avukatlara veya başkalarına vekaletname verebilirler (1992/45).
M. Kanunun 359. maddesi "kendi kişisel kazancının yönetimi ve bunlardan yararlanma hakkı çocuğa aittir" hükmünü getirmiştir. Eski kanunun 283. maddesi bunu "ana-babanın rizası ile aile dışında yaşama" koşuluna bağlamış iken yeni yasada bu koşul kaldırılarak çocuk ailesiyle birlikte veya dışarıda yaşasa dahi bu haktan yararlanabilir. Mümeyyiz küçükler bu tür kazançlarıyla ilgili işlemleri yürütebilecekleri gibi dava ehliyetine de sahiptirler, avukat tutabilir veya başkalarına vekalet verebilirler (1992/45).
Hakkında ceza davası yürütülen mümeyyiz küçükler velilerinin izni olmadan avukat tutabilirler(1992/45).
D) M. Kanunun 502. maddesi gereğince VASİYETNAME YAPABİLİRLER ve 542,543,544maddelere göre de vasiyetten rücu edebilirler.
Ancak mümeyyiz küçükler M. Kanunun 503. maddesi gereğince MİRAS SÖZLEŞMELERİ YAPAMAZLAR (Mirastan feragat sözleşmesi, muris ile karşılıklı yapılacak mirastan ıskat sözleşmesi, Mirasçı nasbi, Ölünceye kadar bakma akdi).
E) M. Kanunun 128. maddesi gereğince Evlenmeye izin davası açabilirler.. (1993/49).
F) M. Kanunun 295. maddesi gereğince mümeyyiz küçükler evlilik dışı doğan çocuklarını kendileri tanıyabilirler. Tanıma şahsa sıkı sıkıya bağlı haklardandır ve bizzat şahsın beyanda bulunması gereken hususlardandır, bu işlem açıkça belirtilen özel bir vekalet yoluyla yaptırılabilir (106 sayılı Hukuk Dergisi, sayfa:6).
Kanunda yer alan velinin rızasının alınması gerektiği şeklindeki hüküm dava açmak için değil daha sonraki yargılama sırasında geçerlidir. M. Kanunun 16. maddesine göre şahsa sıkı sıkıya bağlı hakları kullanırken yasal temsilcilerinin önceden rızalarını almaları gerekmemektedir.
G) M. Kanunun 12. maddesi gereğince 15 yaşını bitiren küçükler kendi istekleri ile ergin kılınabilirler Yasa maddesine göre talebi küçükler yapar, yargılama sırasında velilerinin rızası alınır. Eski kanununda da aynı hüküm 12. madde olarak yer almaktadır.
Dava için özel yetki taşıyan vekaletname verilebilir (Dergi:106, sayfa:?).
l) M. Kanunun 24 ve B. Kanunun 47. maddeleri gereğince manevi tazminat talep etme hakkı kişiye bağlıdır başkası talep edemez (Y.H.G.K. nün 20.6.1973 tarih ve 523 sayılı kararı. Esat Şener'in açıklamalı Medeni Kanunun kitabının 115. sayfası).
Bu nedenle mümeyyiz küçükler dava için özel yetki taşıyan vekaletname verebilir (Dergi: 106, sayfa: 6).
J) Mümeyyiz küçükler kendilerini borç altına sokmayacak nitelikteki belgelerin ÖRNEK İŞLEMLERİNİ YAPTIRABİLİRLER (1995/23).
VI- MÜMEYYİZ KÜÇÜKLERİNVELİNİN İZNİ İLE YAPABİLECEĞİ İŞLER:
A) Nişanlanmak (M.K.118).
Kanuna göre yasal temsilcinin rızasının alınması şarttır.
B) Evlenme (M.K.126).
Kanunun 124. maddesine göre 17 yaşını bitirenler 126. maddeye göre yasal temsilcilerinin rızasını alarak evlenebilirler. Buradaki yasal temsilci velayet hakkına sahip olan kişi veya kişiler ile varsa atanmış vasidir. Yasal temsilciler haklı sebepleri olmaksızın izin vermekten kaçınırlarsa kanunun 128. maddesi gereğince küçük mahkemeye başvurabilir.
C) Borç altına girmek (M.K.16).
Ayırt etme gücüne sahip olan küçükler yasal temsilcilerinin rızası ile kendilerini borç altına sokabilecek işlemleri yapabilirler (oto, menkul, gayrimenkul vs. alımı, taahhütname, öğrenci kredi taahhütnameleri, muvafakatname vs. gibi işlemler. 23.1.2002 tarihli Birlik yazısı). Bunları yapmak için önceden hakimin iznini almak gerekmez. Ancak çocuklar velileri lehine borç altına giriyorlarsa bu işlemlerde kendisine atanacak bir kayyım temsil eder ve işlem hakim tarafından onaylanır (M.K.345).
Çocuğu vasi veya kayyım temsil ediyorsa özel başlık altındaki konulara bakılarak işlem gerçekleştirilir.Değerli meslektaşım aynı konu benimde başıma geldi imza beyannamesi yapmadım. Onun yerine muvafakatname yaptım. Onunla işlem yaptılar.
Bir kişinin hukuki işlem yapabilmesi için fiili ehliyetinin olması gerekir. Bu da 18 yaşının tamamlanması ile kazanılmaktadır. Dolayısıyla sorulan işlem yapılamaz. (Ayrıca bu işlem borçlandırıcı nitelikte olmayıp, buna dayanılarak bir kamu kuruluşunda işlem yapılacağından sıkıntılı sonuçlar doğurabilir diye düşünmekteyim.)
Reşit olmayan küçükler kanuni velisinin muvafakatı ile vergi mükellefi olabilir ayrıca yine kanuni velisinin muvafakatı ile bu mükellefiyetine ilişkin işlemleri yapabilir diye düşünüyorum.
İmza beyannamesinin başlık kısmına küçük bir açıklama yapılması gerektiği kanaatindeyim.
İMZA BEYANNAMESİ
[i]
İşbu İmza Beyannamesi sadece vergi siciline tescil için geçerli olup
başka amaçla kullanılamaz--------------------------------------------------------------------------------
. . .
İbrahim bey Reşit olmayan küçükler kanuni velisinin muvafakatı ile vergi mükellefi olabilir fakat sorumluluk yine velilerdedir. Küçük kendi adına velinin muvafakatı olsa dahi imza beyannemesi düzenleyemez görüşündeyim. Çözüm ise ailenin vereceği taahhüt ve muvafakatlardadır. sizin verdiğiniz örnek yapılabilirmi yapılamazmı kesin birşey diyemiyorum.
Reşit olmayanlar için sadece veli muvafakatnamesi ile (işyeri açılışı için verilen) imza beyannamesine gerek kalmadan maliye-vergi dairesinde işlem yapılabilmektedir.
Değerli arkadaşlar;
Vergi dairelerinin farklı uygulamalarının olması sizi yanıltmasın.Kısa bir hafıza yoklaması yapalım. Reşit olmayan üniversite öğrencilerinin öğrenim ve burs kredi senetlerini imzalamaları için kanuni veliden -varsa vasi, kayyım- yazılı muafakat istemiyormuyduk. ? Bunu mümkün kılan yasal dayanak burada da aynıdır.
Meslektaşımız sayın Özgür İltaş'ın konuyla ilgili yazısında açıklayıcı ve yeterli açıklamalar var. Ayrıca uzun uzun yazmaya lüzum olmadığını düşünüyorum.
Saygılarımla efendim ...