Araç satışında düzeltme beyanı

  • Arkadaşlar
    bir noterlikte araç satışı yapılmış
    ancak satış beyanı kasko değeri üzerinden yazılmış
    oysa şirket faturayı daha düşük kesmek istediği için
    satış beyanını düzeltmek istiyor
    eskisi gibi düzeltme beyanı yapabiliyor muyuz
    TNB sıkça sorulan sorularda 11. maddede bu soru var
    ama cevabı çok net değil
    ben yapılamaz gibi anladım
    sizlerin uygulaması ve bilgisi nasıl öğrenmek isterim
    şimdiden hepinize teşekkür ederim :)

  • AYHAN BEY SONUÇTA BU Bİ RAKAM VEYA HARF YANLIŞI DEĞİL SATIŞ SÖZLEŞMESİNDE BEYAN BEDELİ DAKSİLLE SİLİNİP DAKTİLO İLE YAZILIP ÜZERİNE PARAF ATILMASI BENCE DOĞRU DEĞİL, EN GÜZELİ DÜZELTME BEYANI YAPILIP VERGİ DAİRESİ VE İLGİLİ TARAFİĞE GÖNDERİLMESİDİR.

  • BEN HER SATIŞ SÖZLEŞMESİNE MUTLAKA KASKO HARİÇ İLGİLİDEN BEYAN BEDELİNİ SORUP YAZIYORUM. ÇOĞU NOTERLİK BEYAN BEDELİNE KASKOYU YAZIYOR YADA BOŞ BIRAKIYORLAR.BEYAN BEDELİNİN YAZILMASI ŞART.BUNUNLA İLGİLİ Bİ GENEL YAZI YADA MÜFETTİŞ TAVSİYESİ VAR DİYE BİLİYORUM .

  • daha önce ki sistemde düzeltme beyanı yapmamızın sebebi birer örnek maliye ile emniyete göndermemiz değilmiydi ??? .. o nedenle bu şekilde düzeltme de yapılabilir ki ben yapıyorum..

  • Arkadaşlar, satış sözleşmesi bizim noterliğimizde yapılmadı,
    o yüzden evrak üzerinde düzeltme yapamam
    kaldı ki bizim noterliğimizin evrağı olsa bile
    üzerinde düzeltme yapmazdım
    ama ayrı bir düzeltme beyannamesi yapılabilir diye düşünüyorum

  • 10.07.1978 Tarihli 16 Numaralı Genelge



    özü : n.k. 8i. Md. Hk.
    Ankara. 10.7.1978
    G E N E L G E
    (16)
    ............................ NOTER ODASI BAŞKANLIĞINA
    ............................ NOTERLİĞİNE
    Noterliklerde yapılan kesin Taşıt Satış Sözleşmesinin tamamlanmasından bir süre sonra; bazı iş sahipleri tarafından; kesin Taşıt senedine - sözü edilen oto (a) ya (satıcıya) lira borçlu olduğundan icranın sayılı dosyası ile haciz vazedilmiştir - ibaresinin eklenmesinin istenmekte olduğu, bu isteklerin bir kısım meslektaşlarımız tarafından, yerine getirildiği öğrenilmiştir.
    1512 Sayılı Noterlik Yasasının 84 - 89. maddeleri düzenleme, 90 -93. maddeleri de onaylama biçiminde yapılacak işlemlere ait kuralları belirtmiştir. Bu maddeler uyarınca düzenleme biçiminde yapılan işlemin aslı imzalanıp dairede bırakılacak örneği ilgiliye verildikten ve onaylama biçiminde olan işlemin imzalı aslının ilgiliye verilerek, imzalı bir örneğinin dairede saklanmak üzere alıkonulması ile işlem tamamlanmış olacaktır.
    Tamamlanmış olan bir noterlik işleminin değiştirilmesi veya fesih ve iptali veyahut EVVELKİ işin nitelik ve değeri değişmemek şartıyla düzeltilmesi, EVVELKİ işlemin yapıldığı biçimde yeni bir işlemle yapılacağı Noterlik Yasasının 81. maddesi hükmüdür. Bu suretle yapılan yeni işlemin tarih ve numarasının noterlik dairesinde bulunan EVVELKİ işleme ait kâğıda yazılacağı; yeni işlem başka bir noterlikte yapılırsa, bu noterliğin yeni işleme ait kâğıdın bir nüshasını, gerekli açıklama yapılarak ilk işleme ait kâğıda bağlanması için o işlemi yapan noterliğe gönderileceği öngörülmüştür.
    Görülüyor ki tamamlanmış işlem kâğıdına sonradan işlem yapılması yasaklanmış ve yeni yapılması gerekli işlemle ilgisi konusunda bazı koşullar konulmuştur. Bir taraf taşıtını satıp parasını aldığını, diğer tarafta taşıtı alıp parasını verdiğini beyan ile imzalayıp sözleşmeyi tamamladıktan sonra, o iş kâğıdı üzerinde yeni bir işlem niteliği taşıyan ve noterlikle ilgili olmayan ve 81/2. maddedeki işlem niteliğinde bulunmayan bir İşlemin noterlikte yapılması olasılığı bulunmamaktadır.
    Kaldı ki, Kanunlara uygun olarak, mülkiyeti muhafaza kaydıyla satış yapılması olasılığı varken, kanunların boşluğundan yararlanılarak, kesin satıştan sonra haciz işleminin yaptırılması gibi hileli yollara gidilmesini kanun himaye etmez.
    Bu nedenle, 81. maddeye aykırı ve noterliğe olan güvenci sarsıcı nitelikte olan taşıtların kesin satışlarını kapsayan iş kâğıtlarına sonradan hacizlidir şerhinin yazılmaması gereğinin bilinmesini rica ederim.
    Saygılarımla,
    BAŞKAN
    Mehmet KARTAL
    (Ankara l. Noteri)

  • Ankara, 2.11.1988
    Özü : Bazı Noterlik işlemlerinde dikkat edilecek hususlar Hk.
    G E N E L G E
    (74)
    Noterliklerin Adalet Müfettişleri tarafından denetimleri sonunda yapılan bazı tavsiyelerin, Türkiye çapında genellikle arzettiği müşahade olunmuştur.
    Bu itibarla, Adalet Müfettişlerince yapılan denetimler sırasında tespit edilen, kanun,
    yönetmelik ve genelgelere aykırı görülen aşağıdaki hususlarda siz noterlerimizin bir kere
    daha uyarılmalarında yarar görülmüştür.
    1 ) Anonim şirket ve kooperatif şirketlerin hisse devirlerine ilişkin sözleşmelerde, damga vergisinin işlemin aslından alınan verginin dörtte biri olarak tahsil edildiği tespit edilmiştir.
    Bu tespit üzerine adalet müfettişlerince, «anonim şirketlerde belli bir miktar sermaye payının devrine ilişkin olarak, devredenle devralan arasında imzalanan ve diğer ortakların
    katılmadığı noterlik işlemi, sözleştenin devri niteliğinde olmadığından, damga vergisinin 488
    sayılı Kanuna bağlı 1 sayılı tablonun I/1-a fıkrası gereğince binde beş oranında tahsili» gerektiği önerilmektedir.
    Bilindiği gibi şirket ortaklarından birinin, hissesini diğer bir ortağı veya üçüncü bir şahsa devri için düzenlenen sözleşmelerde, devredilen hisse için aslından alınan verginin dörtte birinin alınması 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 14 ncü maddesinde yer alan <<mukavelenamelerin devri halinde, aslından alınan verginin l/4'ü alınır>> şeklindeki hüküm gereğidir.
    Ancak, anonim şirketlerde hisse devri hususunda devreden ile devralan arasında imzalanan, diğer ortakların katılmadığı noterlik işlemlerinin mukavelenin devri niteliğinde olmadığı aşikardır. Burada yapılan işlem belli bir değeri kapsayan hissenin başka birisine devrinden ibaret olup bu nedenle damga vergisinin tavsiyede de belirtildiği üzere binde beş oranında alınması gerekmektedir. (23.6.1987 tarih ve 6319/52 sayılı Birlik genelgesi)
    Kooperatifler Kanununa göre ise kooperatif şirketlerde payın devri bir devir senedi ile gerçekleşmekte, bu devir senedinin noterden tasdikli olup olmaması da kooperatif yönetim kurulunun görüş ve arzusuna bağlı bulunmaktadır. Bu itibarla kooperatif şirketlerde devreden ile devralan arasında imzalanan ortaklık payının devrine ilişkin noterlik işleminin bir mukavele değişikliği olmayıp, bir hakkın devrine yönelik bulunması sebebiyle. 488
    sayılı Kanununun I-Akitlerle ilgili kağıtlar bölümünün 1/a fıkrasına göre binde beş oranında damga vergisi tahsil edilmesi gerekeceği düşünülmektedir.
    2) Ticari amaçlı işyerlerine ait kira sözleşmelerinde, vergi stopajının kiracı tarafından
    ayrıca ödeneceğinin kararlaştırılması halinde harç ve damga vergisinin vergi miktarı eklenmeden ve yalnızca net kira tutarı üzerinden alındığı tespit edilmiştir. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94/6-a ve 70 nci maddeleri dikkate alınarak, sözleşmede vergi stopajının ayrıca kiracı tarafından ödeneceğinin kararlaştırıldığı hallerde matrahın (Kira bedeli+vergi stopajı) toplamı üzerinden alınması tavsiye edilmektedir. Gerçekten bu durumlarda matrahın kira bedeline vergi stopajı eklenmesi suretiyle bulunması gerekmektedir.
    3) Kollektif şirketlerin kuruluşuna dair bazı sözleşmelerde, damga vergisinin işlemin yapılması sırasında. tahsil edilmeyerek, 488 sayılı Kanununun 22 nci
    maddesi gereğince 3 ay içinde ödeneceğinden bahisle vergi dairelerine ihbarda bulunulduğu tespit edilmiştir.
    Kollektif şirketlerinin kuruluş sözleşmelerinde damga vergisinin mukavefe tasdiki
    sırasında peşinen tahsili gerektiği •tavsiye olunmaktadır. Bilindiği üzere 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 22 nci maddesinde makbuz karşılığı ödenecek damga. vergisinin anonim, kooperatif, eshamlı komandit ve limited şirket mukavelelerinin veya bunların sermaye artışlarıyla süre uzatmaları hakkındaki kararlarının tescil ve ilanı tarihinden itibaren üç ay içinde vergi dairesine ödeneceği hükmü bulunmaktadır.
    Görüldüğü üzere bu maddede sayılanlar arasında kollektif şirket bulunmamaktadır. Bu itibarla gerek kollektif ve gerekse adi komandit şirketlerle ilgili sözleşmelerde damga vergisinin mukavelenin tasdiki sırasında ve peşinen noter tarafından tahsili gerekmektedir.
    4) Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ile müteahhit arasında yapılan bazı sözleşmelerin iki imzalı kabul edilerek bu şekilde harçlandırıldığı tespit olunmuş ve
    Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünün 6.8.1971 gün ve 22.302
    sayılı mütalaalarında belirtildiği gibi 6200 sayılı Kanununun 49 ve Harçlar Kanununun 123 ncü maddeleri gereğince, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünü temsile yetkili kişilerin bir sözleşmeye koydukları imzalardan harç alınmaması, yalnızca diğer taraf imzalarının harca tabi tutulması gerektiğine işaret olunmaktadır. (Bu konuda 9.3.1987 tarih ve 2152/12 sayılı Birlik genelgesine bakınız.)
    5) Noterlerin muvazene defterleri ile yapılan diğer kalemlerinin dayanağı olan makbuz ve faturaların karşılaştırılması sırasında, noterlik dairesi ile alakası olmayan bazı masrafların noterlik gideri olarak gösterildiği, bazı masrafların ise belgeye dayanmadıklarının
    tespit edildiği görülmüş ve safi kazancın tespiti bakımından 193 sayılı Gelir
    Vergisi Kanununun 40 ve müteakip maddelerinin dikkate alınması hususu müfettişlerce
    tavsiye olunmuştur.
    Gerçekten bu hususa özellikle dikkat edilmesi Birliğimizcede şeyanı tavsiye bulunmuştur.
    6) Kooperatif ve anonim şirketleri temsil edeceklerin imza sirküleri onaylanırken ana sözleşmede yada genel kurul kararında yer alan <<ne kadar süre için seçildiklerinin». metinde veya müstenidatında belirtilmediğinin görüldüğüne değinilerek, Türk Ticaret Kanununun 315 nci maddesi gereğince- anonim şirketlerde;idare meclisi azalarının ençok üç yıl, Kooperatifler Kanununun 57 nci maddesi uyarıncada kooperatif yöneticilerinin azami
    dört yıl süre için seçilebilecekleri ve ana sözleşmelerle bu sürenin kısaltılması mümkün bulunduğundan, imza sirkülerleri onaylanırken müstenid olarak gösterilen ana sözleşme veya genel kurul kararları ile belirlenen görev sürelerinin gösterilmesi tavsiye olunmaktadır.
    Tavsiye yerinde görüldüğü gibi ayrıca sirkülere istinaden herhangi bir işlem yapılması sırasında da yetki süresinin geçip geçmediği araştırılmalıdır. (Bu konuda da Birliğimizin 1984 yılı 41 sayılı genelgesine bakılması yerinde olur.)
    7) Bazı noterliklerde protestoların gecikme ile postaya verildiği tespit edilmiş ve
    bunların derhal postaya verilmelerine itina gösterilmesi. hususu müfettişlerçe tavsiye olunmuştur,
    Keşide edilmesi günle sınırlı o!an protesto işlemlerinin düzenlendiklerinin ertesi günü veya işlerin çok olması halinde ise mümkün olan en kısa süre içinde postaya verilmesi gerekmektedir.
    8) Bazı işlemlerle sonradan silinti ve çıkıntı yapıldığı ve bunların noterlikçe onaylanmadığı tespit edilerek, 1512 sayılı kanunun 81/1 nci maddesi gereğince ve ilgilinin imzası ile noterin onayını taşımayan silinti ve çıkıntıların geçersiz sayılacağı hatırlatılmaktadır.
    İşlemlerde yapılacak çıkıntı ve DÜZELTMElerin kanun hükümlerine uygun yapılması