KİRA SÖZLEŞMESİ

  • ARKADAŞLAR MERHABA
    BİR KİRA SÖZLEŞMESİ GELDİ ŞİMDİ HARCINI HESAPLAMADA BİRAZ TEREDDÜT ETTİM.
    KİRA SÖZLEŞMESİ İKİ YILLIK. KİRA BEDELİ AYLIK 5.500 USD
    KDV DAHİL (KİRALANAN YER KONUT)
    ikinci yıl için kira artışı % 3
    11.000.USD DEPOZİT BEDELİ VAR.
    AYRICA BİRDE KEFİLİ 'VAR.
    BEN % 18 KDV 'Yİ DÜŞEREK BİR YILLIK
    KİRA BEDELİNİ 54.120 BULDUM.
    İKİNCİ YIL İÇİN ARTIŞ % 3 YILLIK ARTIŞ OLARAK 16.236'YI
    BULDUM. 54.120+73.356.USD TOPLAYIP DOLARA ÇEVRİP, 8.5 DAMGA VERGİSİNİ ALDIM. DOĞRUMU YAPTIM.?

  • SÜRE BELİRTMEMİŞSİNİZ İKİ YIL KABUL EDEREK:

    1. yıl için aylık KDV hariç 4.661,02 USD.X12 =55.932,24 USD. yapar.
    2.yıl için aylık KDV hariç %3 artırılmış olarak 4.800,85-USD.X12=57.610,20-USD.

    57.610,20+55.933,24= 113.543,44-USD. üzerinden 8,25 vergi alınmalıdır.


    depoziti gözden kaçırmışım


    11.000,00-USD.+113.543,44-USD.= 124.543,44-USD. olarak değeri güncelliyorum....

  • Aliye Hanım;


    1.yıl kira bedeli; 66.000 $ x 1.82 - kur) =120.120,00 TL / 1.18 (kdv) =101.796,61 TL NET


    2. yıl kira bedeli; 5.500 x 0,03 artış = 5665 x12 yıllık= 67980 x 1.82 = 123.723,60 TL / 1.18 (kdv) = 104.850,51 TL NET


    Toplam Kira Bedeli : 206.647,12 TL.


    depozito : 20.020,00

    Beni kötü biri olarak hatırlamanızın hiç sakıncası yok..!<br />Bana en çok iyi biri olduğumda zarar verdiniz...

  • Müteselsil kefil ise; vezne kodu 14.2 Toplam kira bedeli üzerinden


    Adi Kefil İse; 14.3 kodunu kullanarak kira bedeli + depozito


    kolay gelsin

    Beni kötü biri olarak hatırlamanızın hiç sakıncası yok..!<br />Bana en çok iyi biri olduğumda zarar verdiniz...

  • Değerli meslektaşalarım meskenler muaf ama;depozit ve kefil sözkonusu olduğunda işin şekli değişiyor diye düşünüyorum.

  • 2005-21 sayılı genelgeye göre;


    Diğer taraftan, 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun “IV-Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar” başlıklı bölümünün (31) numaralı fıkrasında, dernek ve vakıflarca yerleşim yeri, gerçek kişilerce mesken olarak kullanılmak üzere kiralanan ve iktisadi işletmelere dahil olmayan taşınmazlara ilişkin kira mukavelenamelerinin, (32) numaralı fıkrasında da, gelir vergisinden muaf esnaf, muaf serbest meslek erbabı ile basit usulde vergilendirilen mükellefler tarafından işyeri olarak kullanılmak üzere kiralanan ve iktisadî işletmelere dahil olmayan taşınmazlara ilişkin kira mukavelenamelerinin damga vergisinden istisna edileceği hükmü yer almıştır.


    Bu çerçevede, noterliklerde düzenlenen ve üzerlerinde teminat veya depozito ile ilgili düzenlemeler de yer alan 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun IV-31 ve 32 nci fıkraları kapsamındaki kira mukavelenameleri üzerine ayrıca kefalet şerhinin de konulması durumunda:


    - Kira mukavelenamesine konulan şerhin “adi kefalet” olması halinde, 488 sayılı Kanunun 2 nci maddesi ve 6 ncı maddesinin birinci fıkrası hükümleri gereğince teminat veya depozito bedeli üzerinden alınacak binde 7,5 nispetindeki damga vergisine ilaveten kefalet şerhinden de ayrıca binde 7,5 nispetinde damga vergisi alınması,


    - Kira mukavelenamesine konulan şerhin “müteselsil kefil” olması halinde ise, 488 sayılı Kanunun 2 nci maddesi ile 6 ncı maddesinin ikinci fıkrası hükümleri gereğince en yüksek vergi alınmasını gerektiren işlem üzerinden sadece binde 7,5 nispetinde damga vergisi alınması, gerekmektedir.

    Beni kötü biri olarak hatırlamanızın hiç sakıncası yok..!<br />Bana en çok iyi biri olduğumda zarar verdiniz...


  • Değerli meslektaşalarım meskenler muaf ama;depozit ve kefil sözkonusu olduğunda işin şekli değişiyor diye düşünüyorum.





    28.01.2005 Tarihli 1 Numaralı Genelge


    Hukuk 922
    Ankara, 28.1.2005
    Özü: 5281 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler hk.


    G E N E L G E
    ( 1 )


    ........................ NOTER ODASI BAŞKANLIĞINA
    ........................ NOTERLİĞİNE



    Resmi Gazete'nin 31.12.2004 günlü ve 25687 (3. mükerrer) sayılı nüshasında yayımlanan Vergi Kanunlarının Yeni Türk Lirasına Uyumu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 5281 sayılı Kanun ile 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu ve 210 sayılı Değerli Kağıtlar Kanununda önemli değişiklikler yapılmıştır.
    Bu değişikliklerden, noterlikler ile ilgili olanlara, sorumluluk hükümleri de dikkate alınarak aşağıda değinilmektedir


    1. NOTERLERİN SORUMLULUĞU
    1512 sayılı Kanun hükümleri gereğince noterliklerde yapılan işlemlere ait damga vergisi, harç ve 5281 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucunda değerli kağıt bedelleri Noterler tarafından ilgililerinden nakden tahsil edilerek vergi dairesine beyan edilmekte ve ödenmektedir.
    Noterler damga vergisi tatbikatında önemli bir oto kontrol işlevine sahiptirler. Bu sebeple yaptıkları bu hizmet sebebiyle kendilerine tahsilat ve ödeme tutarı üzerinden %3 nispetinde noter hissesi verilmekte ve ayrıca vergi güvenliğinin sağlanması bakımından mali nitelikli sorumluluk hükümlerine muhatap tutulmuş bulunmaktadırlar.
    Noterlerin muhatap oldukları sorumluluk hükümleri Damga Vergisi Kanununda iki kategoride düzenlenmiştir.


    1.1 Düzenleme işlemlerinde sorumluluk
    1512 sayılı Kanun gereği düzenleme işlemine tabi olan kağıtlara ait damga vergisinin noter tarafından tahsil edilmesi gerekmektedir.
    Noterler düzenleme işlemine tabi olan bir kağıda ait damga vergisini noksan tahsil ettikleri takdirde, 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 24 üncü maddesinin dördüncü fıkrası hükmü gereğince vergi aslı ile vergi ziyaı cezası ve gecikme faizinin ödenmesinden sorumludur.
    Noter bu ödemeleri yaptıktan sonra sadece vergi aslı ve gecikme faizi yönünden verginin mükellefine rücu hakkını kullanabilir. Ceza için rücu hakkını kullanamaz.


    1.2 Tasdik ve örnek çıkarma işlemlerinde sorumluluk
    1.2.1 1512 sayılı Kanun gereğince tasdik veya örnek çıkarma işlemine tabi kağıtlara ait damga vergisi noter tarafından tahsil edilemez. Şu kadar ki;
    - düzenleme ve tasdik zamanı aynı olan,
    - devamlı makbuz mukabili ödeme mükellefiyeti dışında kalan ve vergisi kağıdın düzenlendiği tarihi takip eden 15 gün içinde ödenecek olan münferit makbuz mukabili ödeme kapsamında bulunan
    kağıtlara ait damga vergisini ilgililer notere ödemeye rıza gösterirler ise noter ancak bu şartlarla vergiyi tahsil edebilir.
    Ancak, notere işlem için getirildiğinde düzenleme tarihi itibariyle vergi ziyaına konu teşkil eden kağıtların noksan ödenmiş olan vergisinin yanısıra vergi ziyaı cezası ve gecikme faizinin noter tarafından tespit ve tahsili edilmesine imkan yoktur.
    Diğer taraftan 5281 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikler de dikkate alınarak damga vergisi düzenleme anında doğan kağıtlardan;


    1.2.2 Tasdik veya örnek çıkarma amacıyla getirilen kağıtların ilgilisinin, genelgemizin 2.1.1 ve 2.1.3 bölümündeki açıklamalar çerçevesinde damga vergisini devamlı makbuz mukabili veya istihkaktan kesinti şekli ile ödeyen kuruluşlardan olması ve kağıdın üzerine usulüne uygun olarak, verginin makbuz mukabili veya istihkaktan kesinti suretiyle ödeneceği hususunda kaşe vurulmuş olması halinde, noterin yapacağı işlem, ödeneceği belirtilen verginin ödenmesi gereken vergiye eşit tutarda olup olmadığının kontrolü ile sınırlı olacaktır.
    Dolayısıyla gerek 01.01.2005 tarihinden önce ve gerekse bu tarihten sonra düzenlenen bu nevi kağıtlarda, ödeneceği belirtilen vergi miktarının doğruluğunun teyidi sonrasında işlem yapılması gerekecektir. Zira bu kaşe verginin ödendiği manasına gelmektedir.


    1.2.3 Damga vergisini devamlı değil de münferiden makbuz mukabili ödeyen bir kişi veya kuruluşa ait olup, 01.01.2005 tarihinden sonra düzenlenmiş olan bir kağıdın damga vergisi düzenlendiği tarihi takibeden onbeş gün içinde ödenecektir. Bu bakımdan ödeme süresi içerisinde tasdik veya örnek çıkarma işlemine konu olması halinde noterin böyle bir kağıda ait damga vergisini tahsil edebileceği düşünülmekle birlikte,
    bu vergiyi noterin;
    -kendisinin mi tahsil edeceği,
    -tahsil etmeyecekse hangi prensiplere dikkat edeceği,
    hususlarında Maliye Bakanlığına müracaat edilmiştir.


    1.2.4 01.01.2005 tarihinden sonra düzenlenmiş bulunan münferit makbuz mukabili ödemeye konu kağıdın verginin ödeme süresinden sonra tasdik veya örnek çıkarma işlemine konu olması halinde, noter, verginin ödendiğine dair vergi dairesi makbuzunun ibrazını istemek zorundadır.


    Bu kağıtlar bakımından da düzenleme ve tasdik zamanı aynı olması halinde ilgililerin talebi halinde damga vergisinin noter tarafından tahsili mümkün bulunmaktadır.


    1.2.5 Ayrıca 5281 sayılı Kanun ile pul yapıştırılması şekliyle ödeme usulü kaldırılmıştır. Bunun sonucunda verginin devamlı makbuz mukabili ödenmesi usulü dışındaki diğer münferit makbuz mukabili ödemeye dair prensipler henüz Maliye Bakanlığınca tespit ve ilan edilmemiştir.


    1.2.6 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 27 nci maddesi ve 213 sayılı VUK' nun 355 inci maddesi gereğince;
    - 01.01.2005 tarihinden önce düzenlenmiş olmakla birlikte vergisi makbuz mukabili veya pul ile ödeme usulüne tabi kağıtlara ait damga vergisinin tam olarak ödenip ödenmediğinin kontrol edilmesi icabeder.
    Bu kağıtlarda varsa noksan ödenmiş olduğu tespit edilen vergi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizinin vergi dairesine ödettirilmesinden sonra işlem ifası gerekir.


    - 01.01.2005 tarihinden sonra düzenlenen ve makbuz mukabili ödemeye konu olan kağıtların da noterlere tasdik veya örnek çıkarma işlemine getirilmesi halinde, düzenleme tarihi ibraz tarihinden önceki bir tarih olan kağıtlara ait olup noksan ödendiği tespit olunan damga vergisinin, ceza ve faizi ile birlikte ödettirilmesinden sonra işlem yapılması gerekmektedir.
    Bu prensibe uygun davranılmaması halinde Danıştay Kararları çerçevesinde noter hakkında vergi aslı, vergi ziyaı cezası ve faiz yönünden vergi daireleri tarafından yapılan tarhiyatlar önlenmektedir.
    Ancak işlemi yapan notere, 213 sayılı VUK'nun 01.01.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5281 sayılı Kanun ile değişik 355 inci maddesi hükmü gereğince maktu vergilerde % 50, nispi vergilerde ise % 10 usulsüzlük cezası uygulanacaktır. Kesilen bu ceza yönünden mükellefe rücu hakkı bulunmamaktadır.


    2. DAMGA VERGİSİ UYGULAMASI
    Damga Vergisi Kanunu ile ilgili değişikliklere değinmeden önce, damga vergisi tatbikatının ve bu meyanda verginin ödeme şekillerinin açıklanmasında yarar bulunmaktadır.


    2.1 Damga Vergisinin ödeme şekilleri
    Damga vergisi 5281 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonrasında makbuz mukabili, istihkaktan kesinti yapılması ve basılı damga konulması suretiyle olmak üzere üç ödeme şekline tabi kılınmıştır.
    Sözü edilen Kanun ile pul yapıştırılması suretiyle ödeme usulü, 01.01.2005 tarihinden itibaren uygulamadan kaldırılarak, yapılan en önemli değişiklik gerçekleştirilmiş bulunmaktadır.
    Noter işlemlerine yardımcı olmak bakımından ödeme şekilleri ile ilgili ayrıntılar ve bunlara dair uygulama prensiplerini belirtmekte yarar bulunmaktadır.


    2.1.1 Devamlı makbuz mukabili ödeme
    Devamlı makbuz mukabili ödeme, bir ay içinde düzenlenen kağıtlara ait damga vergisinin 488 sayılı Kanunun 22/a maddesi gereğince ertesi ayın 20. günü akşamına kadar bir beyanname ile vergi dairesine bildirilmesi ve aynı ayın 26. günü akşamına kadar da ödenmesini ifade etmektedir.
    Devamlı makbuz mukabili ödeme, bu usule tabi mükellefler bakımından sürekli beyannameli mükellefiyet manasına gelmektedir.
    Bu mükellefiyete tabi olanlar statüleri itibariyle bir liste halinde 16 seri numaralı Damga Vergisi Genel Tebliğinde belirtilmiş olup, bu tebliğde yer alan kuruluşlar bakımından damga vergisinin devamlı makbuz mukabili ödenmesi kanuni bir mecburiyet haline getirilmiştir.


    2.1.1.1 Devamlı makbuz mukabili ödemede şekil şartı
    Bu gruba dahil olanlar, 20 seri nolu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliği esasları çerçevesinde, damga vergisi defteri tutmak ile ödevli kılınmıştır. Damga vergisini makbuz mukabili ödemek zorunda oldukları kağıtları tasdiki zorunlu olan deftere sıra numarası da vererek işlem tarafları, kağıdın konusu, ihtiva ettiği belli para ve kağıdın tabi olduğu damga vergisi tutarını da gösterecek şekilde bu deftere kaydetmek zorundadırlar.
    Bu işlemler yapıldıktan sonra kağıdın üzerine, defter sıra numarası ile damga vergisi miktarını da gösterecek şekilde bir kaşe vuracaklar ve ........YTL damga vergisi tarafımızdan makbuz mukabili ödenecektir. Defter sıra no........ şeklindeki şerh kurum yetkililerince imzalanacaktır. Bir ay süresince kayda alınan kağıtların damga vergisi daha önce de belirtildiği gibi topluca bir beyanname (Damga Vergisi Beyannamesi) ile vergi dairesine bildirilerek ödenecektir.
    Kağıtlar üzerine ilgili kuruluşlar tarafından konulan bu şerh verginin ödenmesi manasındaki bir makbuz mahiyetindedir. Dolayısı ile bu kağıtla ilgili beyannamenin verilip verilmediği, verginin vergi dairesine ödenip ödenmediği yönünden bir araştırma yapılması noterin işi değildir.


    2.1.1.2. Devamlı makbuz mukabili ödeme mecburiyetine tabi kuruluşlar
    Damga vergisini devamlı makbuz mukabili ödemek mecburiyetinde olan kuruluşlar,
    - KATMA BÜTÇELİ İDARELER,
    - İL ÖZEL İDARELERİ,
    - BELEDİYELER,
    - DÖNER SERMAYELİ KURULUŞLAR,
    - BANKALAR,
    - KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ,
    - DEVLET VE KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ İŞTİRAKLERİ,
    - ÖZERK KURULUŞLAR,
    - DİĞER KAMU KURULUŞLARI,
    - ANONİM ŞİRKETLER,
    olup, bunlar 16 seri nolu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğinde belirtilmiştir.
    Diğer kuruluşların örneğin limited, kollektif ve adi komandit şirketlerin ve bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin devamlı makbuz mukabili ödeme mükellefiyetini üstlenmeleri ihtiyari tutulmuştur.


    2.1.1.2.1 Devamlı makbuz mukabili ödemede damga vergisinin mükellefi olan kuruluşlar
    Tebliğde yer alan kuruluşların bazıları damga vergisinin mükellefidir. Bunlara örnek bankalar, anonim şirketler ve kamu iktisadi teşebbüsleridir.
    Bu kuruluşlar gerçek kişiler veya damga vergisini devamlı makbuz mukabili ödeme mecburiyetine tabi olmayan vergi mükellefleri ile karşılıklı düzenledikleri kağıtlara ait damga vergisini, 16 ve 20 seri nolu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliği esaslarına göre defterlerine kaydettikten sonra makbuz mukabili ödeme usulüne uygun olarak her ay vermek zorunda oldukları beyannameye ithal ederek vergi dairesine ödemek zorundadırlar.


    2.1.1.2.2. Devamlı makbuz mukabili ödemede damga vergisinin mükellefi olmayan kuruluşlar
    - Bazı kuruluşlar özel kanunlarındaki muafiyet hükümleri gereğince kendisine damga vergisi mükellefiyeti yüklenemeyen kuruluşlardır.


    Muaf kuruluşlara örnek olarak
    -THK,
    -Türkiye Kızılay Derneği
    -Sosyal Sigortalar Kurumu
    gösterilebilir.


    - Diğer bazı kuruluşlar ise 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu tatbikatında resmi daire olarak kabul edilen ve damga vergisinin mükellefi olmayan kuruluşlardır.


    Resmi daireler;
    - genel bütçeli daireler
    - belediyeler,
    - il özel idareleri,
    - katma bütçeli idarelerdir.


    Katma bütçeli idareler ;
    -üniversiteler,
    -DSİ,
    -Karayolları Genel Müdürlüğü
    gibi kuruluşlar olup, başkaca hangi kuruluşların katma bütçeli olduğu her yıl yayımlanan Katma Bütçe Kanununda liste halinde yer almaktadır.
    Gerek damga vergisinden muaf kuruluşlar ve gerekse vergi mükellefi olmayan resmi daire olan belediyeler, il özel idareleri ile katma bütçeli kuruluşlar verginin mükellefi olan gerçek veya tüzel kişilerle karşılıklı düzenleyecekleri kağıtlara ait damga vergisini aynen anonim şirketlerin yaptığı gibi makbuz mukabili ödeme usulüne uygun olarak vergi dairesine beyan ederek ödemek zorunda bulunmaktadırlar.
    Genel bütçeli dairelerin taraf olduğu kağıtlarla ilgili damga vergisi ödeme prensipleri hakkındaki açıklama 2.1.2.1 bölümünde yer almaktadır.


    2.1.2 Münferit makbuz mukabili ödeme
    Damga vergisinin münferit makbuz mukabili ödemeye konu olması durumu kağıdın taraflarının statüsü itibariyle farklılık göstermektedir.


    2.1.2.1 Genel bütçeli dairelerin taraf olduğu kağıtlarda münferit makbuz mukabili ödeme
    Genel bütçeli daireler, her yıl yayımlanan genel bütçe kanununda liste halinde yer almakta olup, örnek olarak TBMM ve tüm bakanlıklar genel bütçeli dairelerdendir.
    Genel bütçeli dairelerin taraf olduğu işlemlerde, işlemin diğer tarafını teşkil eden ve verginin mükellefi konumunda bulunan kişi veya kuruluşun statüsü veya tabi olduğu damga vergisi ödeme usulü ne olursa olsun düzenlenen kağıdın damga vergisi her hal ve şartta ve hiçbir süre ile kayıtlı olmaksızın peşin olarak kağıtların düzenlendiği yer saymanlığına münferiden makbuz mukabili ödenmek zorundadır. Düzenlenen makbuza, verginin hangi işe ve kağıda ait olduğuna dair gerekli bilgilerin de yazılması zorunluluğu bulunmaktadır.
    Genel bütçeli dairelerin taraf olduğu söz konusu kağıtların noterliklerde düzenlenmesi halinde bu kağıtlara ait verginin ilgili noter tarafından tahsil olunacağı tabiidir.
    Diğer taraftan genel bütçeli daireler tarafından alınan ihale kararlarına ait damga vergilerinin ihale kararının müteahhide tebliğinden itibaren 15 gün içinde vergi dairesine münferiden ödenmesi uygulaması halen devam etmektedir.


    2.1.2.2 Diğer münferit makbuz mukabili ödeme
    Damga vergisini;
    - devamlı makbuz mukabili ödemek mecburiyetinde olan kuruluşların,
    - devamlı makbuz mukabili ödemeyi kendi iradeleri ile tercih eden kuruluşların,
    muhatap bulunmadığı işlemler sebebi ile düzenlenen kağıtlara ait damga vergisi münferit makbuz mukabili ödeme usulüne tabi kılınmıştır.
    5281 sayılı Kanun ile yapılan düzenleme gereğince bu kağıtlara ait damga vergisinin kağıdın düzenlendiği tarihi izleyen 15 gün içinde ilgili vergi dairesine verilecek damga vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi ve aynı süre içinde ödenmesi gerekmektedir. Bu mükellefiyete tabi olanların damga vergisi defteri tutmak mecburiyeti yoktur. Şu kadar ki damga vergisi kayıtlarının diğer vergi mükellefiyetleri ile ilgili olarak tuttukları defterlerde ayrıntılı olarak gösterilmesi gerekmektedir.
    Damga vergisinin münferiden ödemeye konu olduğu durumlarda, ödeme süresi olan 15 günlük süre içerisinde notere tasdik veya örnek çıkarılması için getirilen kağıtlara ait damga vergisinin, ilgili noterlik tarafından tahsil olunabileceği düşünülmektedir. Bununla birlikte konu Maliye Bakanlığına intikal ettirilerek görüş talep edilmiştir.


    2.1.3 İstihkaktan kesinti şekliyle ödeme
    İstihkak, yaptırılan bir iş, satın alınan bir mal veya gördürülen bir hizmet karşılığı olarak işi yapan, malı satan veya hizmeti gören kişi veya kuruluşların alacaklı olduğu parasal tutarı ifade etmektedir. Bu manada yapılan işin ve satın alınan malın bedeli ile gördürülen hizmet karşılığında ilgiliye ödenen ücret istihkak olarak adlandırılmaktadır.
    Damga vergisinin istihkaktan kesinti şekliyle ödenmesi ise istihkakın ilgiliye ödenmesi sırasında düzenlenen makbuz veya makbuz mahiyetindeki şerhin tabi olduğu damga vergisinin ödeme tutarından tenzil edilerek bakiyesinin ödenmesidir.


    2.1.3.1. istihkaktan kesinti şekliyle ödemede şekil şartı
    Bu gruba dahil olanlar da 20 seri nolu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğine göre damga vergisi defteri tutmak ile ödevli kılınmıştır. Yaptıkları ödemeden tevkif ettikleri damga vergisini istihkaktan kesinti şekliyle ödemek zorunda oldukları kağıtları deftere sıra numarası da vererek işlem tarafları, kağıdın konusu, ihtiva ettiği belli para ve kağıdın tabi olduğu damga vergisi tutarını da gösterecek şekilde bu deftere kaydetmek zorundadırlar.
    Bu işlemler yapıldıktan sonra kağıdın üzerine, defter sıra numarası ile damga vergisi miktarını da gösterecek şekilde bir kaşe vuracaklar ve ........YTL damga vergisi tarafımızdan istihkaktan kesinti şekliyle ödenecektir. Defter sıra no........ şeklindeki şerh kurum yetkililerince imzalanacaktır. Bir ay süresince yapılan ödemelerden tevkif edilen damga vergisi daha önce de belirtildiği gibi topluca bir beyanname (muhtasar beyanname) ile vergi dairesine bildirilerek ödenecektir.
    Kağıtlar üzerine ilgili kuruluşlar tarafından konulan bu şerh verginin ödenmesi manasındaki bir makbuz mahiyetindedir. Dolayısı ile bu kağıtla ilgili beyannamenin verilip verilmediği, verginin vergi dairesine ödenip ödenmediği yönünden bir araştırma yapılması noterin işi değildir.


    2.1.3.2. İstihkaktan kesinti yapmak zorunda olanlar
    Damga vergisinin mükellefi olan kişi veya kurumlar ile özel kanunları gereğince damga vergisinden muaf olmakla birlikte damga vergisi tatbikatında kişi olarak kabul edilen kuruluşlar tarafından ödenen ve damga vergisi kesintisine konu olan istihkak, sadece ücret ödemesidir. Bunlar tarafından bir malın alımı veya bir hizmetin gördürülmesi karşılığında avans veya kesin ödeme şeklindeki diğer ödemelerle ilgili kağıtlardan damga vergisi kesilmesi mümkün değildir.
    Oysa ki, resmi daireler tarafından bir hak ediş raporuna dayalı olarak yapılan istihkak ödemeleri, ileride ödenecek hak edişlere mahsup edilmek üzere yapılan avans ödemeleri, ücret ödemeleri ve diğer istihkak ödemeleri damga vergisi kesintisine konu teşkil etmektedir.


    2.1.4. Basılı damga konulması şekliyle ödeme
    Basılı damga konulması şekliyle ödeme usulü hemen hemen hiç uygulanmamakla birlikte bu usul ile ilgili olarak da noterliklerin bilgilendirilmesinin yararlı olacağı düşünülmektedir.
    Basılı damga konulması şekliyle ödeme, gelecekte düzenleneceği varsayılan kağıtlara ait damga vergisinin önceden belirlenen bir miktara kadar peşin ödenmesi manasına gelmektedir. Bu usulün işleyişi şu şekilde gerçekleşmektedir.
    Damga vergisinin mükellefi olan bir kişi veya kuruluş, Maliye Bakanlığına müracaatla, gelecekte düzenleyeceği muhtemel kağıtlara ait damga vergisinin, vergi miktarı mesela 10.000 YTL'ye ulaşıncaya kadar basılı damga konulması şekliyle ödenmesi hususunda izin verilmesi için yazılı olarak talepte bulunur. Maliye Bakanlığınca talep uygun görüldüğü takdirde ilgiliye yazılı olarak izin verilir ve vergi peşin olarak % 5 noksanı ile 9.900 YTL olarak makbuz karşılığında vergi dairesine ödettirilir. İlgili daha sonra Bakanlığın izin yazısı ve makbuz ile Darphane ve Damga Matbaasına başvurarak kendisine ...Damga vergisi.........Defterdarlığı, .......Vergi Dairesinin .......günlü ve ......sayılı makbuzu ile peşin olarak ödenmiştir.... şeklinde bir damga hazırlanmasını talep eder.
    Hazırlanan damga, o tarihten sonra düzenlenen kağıtlara vergi miktarı 10.000 YTL'ye ulaşıncaya kadar basılarak ilgili tarafından imzalanır.
    Bu basılı damga da damga vergisinin ödendiğini gösteren bir makbuz mahiyetinde olup, başkaca bir araştırma yapılmasına ihtiyaç bulunmamaktadır.


    2.2 Damga vergisi kapsamından çıkarılan belli parayı ihtiva etmeyen kağıtlar
    5281 sayılı Kanun ile 488 sayılı Kanuna ekli vergiye tabi kağıtlarla ilgili (1) sayılı tabloda Yeni Türk Lirası üzerinden yapılan düzenleme sonucunda


    2.2.1 Değer ihtiva etmeyen mukavele, temlikname ve taahhütnameler verginin konusu dışına çıkarılmıştır.
    Bu durumda belli para ihtiva etmeyen veya belli para gösterilmesi mecburiyetine tabi olmayan bu kağıtlar damga vergisine tabi tutulmayacaktır.
    Ancak, temliknamelerde 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 11 inci maddesi hükmü gereğince temlik edilen para miktarının veya azami haddinin gösterilmesi mecburiyeti olduğundan, bu kağıtlar mutlaka nispi damga vergisine konu olacaktır.
    Ayrıca, Noterliklerde düzenleme veya tasdik işlemine konu olan ve bir menkul veya gayrimenkulün aynını ilgilendiren başkaca hukuki muameleleri ihtiva eden mukavele ve taahhütnamelerde 492 sayılı Kanunun 42 nci maddesine göre değer zorunluluğunun bulunduğu tabiidir.


    2.2.2 Teklifnameler (teklif mektupları) damga vergisinin konusu dışına çıkarılmıştır.
    Bu düzenleme sonucunda teklifnamelerin yanısıra teklifname mahiyetinde olan ve muhatabın imzasını ihtiva etmeyen proforma faturalar da damga vergisine konu olmayacaktır.


    2.2.3 Belli parayı ihtiva etmeyen kefalet, teminat ve rehin senetleri verginin kapsamı dışına çıkarılmıştır.
    Noterlik dışında genel mahiyetli olarak düzenlenmekle birlikte belirli bir borca, menkul veya gayrimenkul malların alımı, satımı veya aynını ilgilendiren başkaca hukuki muamelelere konu olmayan kefalet, teminat ve rehin senetleri damga vergisinin dışına çıkarılmıştır.
    Ancak, noterliklerde düzenleme veya tasdik işlemine konu olan ve bir menkul veya gayrimenkulün aynını ilgilendiren teminat ve rehin senetlerinde 492 sayılı Kanunun 42 nci maddesine göre değer zorunluluğunun bulunduğu tabiidir.
    Ayrıca Borçlar Kanunu hükümleri gereğince noterliklerdeki işlemler sırasında kefaletnamelerde de değer zorunluluğuna özen gösterilmesi gerekmektedir.


    2.2.4 Damga vergisi beyannamelerinin, damga vergisine tabi tutulmaması öngörülmüştür.
    Bu düzenleme sebebiyle noterlikler tarafından vergi dairesine verilen damga vergisi, harç ve değerli kağıtlar beyannamesinin de damga vergisine tabi olmaması gerektiği düşüncesi ile Maliye Bakanlığına görüş talebi ile başvurulmuştur. Anılan Bakanlıktan alınan 24.01.2005 günlü ve 2885 sayılı yazıda bu istisnanın münhasıran damga vergisi beyannamelerine uygulanacağı, dolayısıyla muhtevasında harç ve değerli kağıt bedelleri de bulunan söz konusu noterlik beyannamelerinin bu istisnadan yararlanamayacağı bildirilmiştir.


    2.2.5 Belli parayı ihtiva etmeyen fesihnameler damga vergisinin konusu dışına çıkarılmıştır.
    Ancak belli paraya yer verilmemekle birlikte, belli parayı ihtiva eden bir kağıda atfen ve onun hükümlerini ortadan kaldırmak üzere düzenlenen fesihnamelerden atıf yapılan kağıtta yer alan belli para dikkate alınarak nispi damga vergisi tahsil edileceği tabiidir.


    2.2.6 Akreditif ve kredi mektup ve telgrafları ile bankalar veya ticarethaneler arasındaki münakale, tediye, irsal, teslim ve tahsil emirleri verginin konusu dışına çıkarılmıştır.
    Bu düzenleme ile sözü edilen kağıtlardan damga vergisi tahsili imkanı kalmamıştır.



    2.2.7 Suretlerde damga vergisi
    Maktu vergiye tabi olan suretlerin damga vergisinin konusu dışına çıkarıldığı kanaati yanlış bulunmaktadır.
    Zira suretlerle ilgili tarife hükmü (1) sayılı tablonun en sonunda aynen muhafaza edilmiştir. Dolayısı ile aslı vergiye tabi olan kağıtların suretleri de bu tarife pozisyonundaki şartlar çerçevesinde damga vergisine tabi olacaktır.
    Ancak damga vergisinin konusuna girmeyen kağıtların suretleri de vergiye tabi tutulmayacaktır.


    2.3 Damga vergisinden istisna edilen kağıtlar


    2.3.1 Kira mukavelelerinde damga vergisi istisnası
    5281 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikler ile bazı kira mukavelelerine kanunla belirlenen bazı şartlara bağlı olarak damga vergisi istisnası getirilmiştir. Bu kiralamalarla ilgili açıklamalar kiralamanın mahiyetine göre üç ayrı bölümde incelenecektir. Aşağıdaki bölümlerin tetkikinden görüleceği üzere 5281 sayılı Kanunla bazı kira mukavelelerine getirilen istisnanın ön şartı, kiraya verilen gayrimenkulün iktisadi bir işletmeye dahil olmamasıdır. Yani iktisadi bir işletme adına kayıtlı bulunmamasıdır. Bu ön şartın mevcut olması durumunda, kiracının statüsü ve kiralamanın amacı da diğer şartlar olarak tanzim edilmiştir.
    5281 sayılı Kanunla 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun "IV-Ticari ve medeni işlerle ilgili kâğıtlar:... başlıklı bölümüne eklenen fıkralarda hangi kira mukavelelerinin damga vergisinden istisna edildiği belirtilmiştir.
    Bu bölümde yer alan kira mukavelelerine damga vergisi istisnası getirilmiş olmakla birlikte bu kağıtlar üzerine konulan kefalet şerhleri ile teminat veya DEPOZİToya dair düzenlemelere de istisna getirildiğine ilişkin olarak bir hüküm bulunmamaktadır.Bilindiği gibi bir kağıtta birden fazla akit veya işlem bulunması halinde bunların birbirine bağlı ve bir asıldan doğma veya birbirinden tamamen farklı akit veya işlemler olması durumuna göre damga vergisi tatbikatı değişmektedir.
    Münhasıran kira mukavelelerine getirilen istisna bu kağıtlar üzerine konulan kefalet şerhlerine veya teminat ve DEPOZİTo gibi mukavele hükümlerine de uygulanamayacağından, bu konuda Maliye Bakanlığınca aksine bir duyuru da yapılmadığından bu tür düzenlemelerden damga vergisi tahsil edilmesi gereği doğmaktadır. Bu konu hakkında Maliye Bakanlığına müracaat edilmiş olup, sonucu alındığında ayrıca duyurulacaktır.


    2.3.1.1 dernek ve vakıflar tarafından yapılan kiralama ile ilgili kira mukavelesinde istisna
    31. fıkra ile dernek ve vakıflarca yerleşim yeri olarak kullanılmak üzere kiralanan ve iktisadî işletmelere dahil olmayan taşınmazlara ilişkin kira mukavelenameleri damga vergisinden istisna edilmiştir.
    Bu kısımdaki dernek ve vakıfların yerleşim yerinden kasıt kiralama konusu gayrimenkulün dernek ve vakfın merkezi yani bürosu olarak kullanılması olarak anlaşılmalıdır.
    Buna göre dernek ve vakıflar tarafından büro olarak kullanılmak üzere kiralanan gayrimenkullerle ilgili kira mukavelelerine damga vergisi istisnası uygulanabilmesi için kiralama konusu gayrimenkulün öncelikle iktisadi bir işletmeye dahil olmaması şarttır. Kiralama konusu gayrimenkulün iktisadi işletmeye dahil olup olmadığının, kiraya veren tarafın bir iktisadi işletme olup olmadığının tespiti ile anlaşılması mümkündür. Dolayısıyla kiralayan tarafın bir şirket, iktisadi teşekkül, banka ve benzeri bir iktisadi kuruluş olması durumunda bu kira mukavelesine damga vergisi istisnası uygulanamayacaktır.
    Diğer taraftan dernek veya vakıf tarafından yerleşim yeri, büro olarak kiraya alınan gayrimenkulün belediye, özel idare, bir başka dernek veya vakfa ait olması halinde, bu gayrimenkulün iktisadi işletmeye dahil olduğundan bahsetmek mümkün olamayacağından kira sözleşmesi de damga vergisinden istisna edilecektir.
    Tabii olarak bir gerçek kişiye ait olan gayrimenkulün dernek veya vakfa yerleşim yeri büro olarak kiralanması ile ilgili kira sözleşmesine damga vergisi istisnası uygulanmasında bir tereddüt olmayacaktır. Bununla birlikte kiraya verenden bu gayrimenkulün bir iktisadi işletmeye dahil olmadığına dair beyanının da alınarak işlem yapılması uygun olacaktır.


    2.3.1.2 gerçek kişiler tarafından yapılan mesken kiralanması ile ilgili kira mukavelesinde istisna
    31. fıkra ile gerçek kişilerce mesken olarak kullanılmak üzere kiralanan ve iktisadî işletmelere dahil olmayan taşınmazlara ilişkin kira mukavelenameleri damga vergisinden istisna edilmiştir. Geçek kişiler tarafından mesken olarak kiraya alınan gayri menkul bakımından da kiralama konusu gayrimenkulün iktisadi işletmeye dahil olmama şartı bulunmaktadır.
    Buna göre kişiler tarafından mesken olarak kullanılmak üzere kiralanan gayrimenkullerle ilgili kira mukavelelerine damga vergisi istisnası uygulanabilmesi için kiralama konusu gayrimenkulün öncelikle iktisadi bir işletmeye dahil olmaması şarttır. Kiralama konusu gayrimenkulün iktisadi işletmeye dahil olup olmadığının, kiraya veren tarafın bir iktisadi işletme olup olmadığının tespiti ile anlaşılması mümkündür. Dolayısıyla kiralayan tarafın bir şirket, iktisadi teşekkül, banka ve benzeri bir iktisadi kuruluş olması durumunda bu kira mukavelesine damga vergisi istisnası uygulanamayacaktır.
    Diğer taraftan kişiler tarafından mesken olarak kiraya alınan gayrimenkulün belediye, özel idare, bir başka dernek veya vakfa ait olması halinde, bu gayrimenkulün iktisadi işletmeye dahil olduğundan bahsetmek mümkün olamayacağından kira sözleşmesi de damga vergisinden istisna edilecektir.
    Tabii olarak bir gerçek kişiye ait olan gayrimenkulün kişilerce mesken olarak kiralanması ile ilgili kira sözleşmesine damga vergisi istisnası uygulanmasında bir tereddüt olmayacaktır. Bununla birlikte kiraya verenden bu gayrimenkulün bir iktisadi işletmeye dahil olmadığına dair beyanının da alınarak işlem yapılması uygun olacaktır.


    2.3.1.3 Gelir vergisinden muaf esnaf, muaf serbest meslek erbabı ve basit usule tabi mükellefler tarafından yapılan kiralama ile ilgili kira mukavelesinde istisna
    32. fıkra ile gelir vergisinden muaf esnaf, muaf serbest meslek erbabı ile basit usulde vergilendirilen mükellefler tarafından işyeri olarak kullanılmak üzere kiralanan ve iktisadî işletmelere dahil olmayan taşınmazlara ilişkin kira mukavelenameleri damga vergisinden istisna edilmiştir.
    Bu kira mukavelelerine istisna uygulanması için öncelikle kiralanan gayrimenkulün bir işletmeye dahil olup olmadığının tespiti gerekir. Sonra akit tarafların statülerine bakılması ve yanısıra kiralamanın hangi amaçla yapıldığının anlaşılması icabeder.
    Bu üç şartın kanunda öngörüldüğü şekilde yerine getirilmiş olması durumunda istisna uygulanacaktır.
    Buna göre gelir vergisinden muaf esnaf, muaf serbest meslek erbabı ile basit usulde vergilendirilen mükellefler tarafından işyeri olarak kullanılmak üzere kiralanan gayrimenkullerle ilgili kira mukavelelerine damga vergisi istisnası uygulanabilmesi için kiralama konusu gayrimenkulün öncelikle iktisadi bir işletmeye dahil olmaması şarttır. Kiralama konusu gayrimenkulün iktisadi işletmeye dahil olup olmadığının, kiraya veren tarafın bir iktisadi işletme olup olmadığının tespiti ile anlaşılması mümkündür. Dolayısıyla kiralayan tarafın bir şirket, iktisadi teşekkül, banka ve benzeri bir iktisadi kuruluş olması durumunda bu kira mukavelesine damga vergisi istisnası uygulanamayacaktır.
    Diğer taraftan gelir vergisinden muaf esnaf, muaf serbest meslek erbabı ile basit usulde vergilendirilen mükellefler tarafından işyeri olarak kiraya alınan gayrimenkulün belediye, özel idare, dernek veya vakfa ait olması halinde, bu gayrimenkulün iktisadi işletmeye dahil olduğundan bahsetmek mümkün olamayacağından kira sözleşmesi de damga vergisinden istisna edilecektir.
    Tabii olarak bir gerçek kişiye ait olan gayrimenkulün gelir vergisinden muaf esnaf, muaf serbest meslek erbabı ile basit usulde vergilendirilen mükellefler tarafından işyeri olarak kiralanması ile ilgili kira sözleşmesine damga vergisi istisnası uygulanmasında bir tereddüt olmayacaktır. Bununla birlikte kiraya verenden bu gayrimenkulün bir iktisadi işletmeye dahil olmadığına dair beyanının da alınarak işlem yapılması uygun olacaktır.
    Kiralayan tarafın gelir vergisinden muaf esnaf, muaf serbest meslek erbabı ile basit usulde vergilendirilen mükellef olup olmadığının anlaşılması için ilgililerden kendilerine Maliye tarafından verilmiş bir yazı veya vergi levhasının ibrazının istenilmesi yeterli olacaktır.
    Bu istisnanın uygulanması sırasında ortaya çıkması muhtemel tereddütler yönünden Birliğimizle temasta bulunulması, gerekli hallerde de defterdarlıklardan görüş alınması uygun olacaktır.


    2.3.1.4 Damga vergisinden istisna edilen kira mukavelelerinin noterliklere ibrazında dikkat edilecek hususlar 5281 sayılı Kanunla damga vergisinden istisna edilen yukarıda belirtilen kira mukavelelerinin noterliklere ibrazı halinde noterliklerce evvel emirde kefalet, teminat veya DEPOZİTo yönünden bir düzenleme olup olmadığına bakılacaktır. Ayrıca bu kağıtların düzenleme tarihleri dikkate alınarak aşağıdaki şekilde işlem yapılması gerekmektedir.


    2.3.1.4.1 Düzenleme tarihi 01.01.2005' ten önce olan kira mukaveleleri
    5281 sayılı Kanunla yapılan değişiklik öncesinde yani 01.01.2005 tarihinden önce düzenlenmiş olan kira mukavelelerinin noterliklere işlem için getirilmesi halinde;
    - Kiralama konusu gayrimenkulün bir iktisadi işletmeye dahil olmaması,
    - Bu gayrimenkulün dernek veya vakıflarca yerleşim yeri yani büro, gerçek kişilerce mesken veya gelir vergisinden muaf esnaf, muaf serbest meslek erbabı ile basit usulde vergilendirilen mükellefler tarafından işyeri olarak kiralanmış olması,
    halinde dahi bu kağıda ait damga vergisinin kanuna uygun surette tam olarak ödenip ödenmediğinin araştırılması gerekmektedir. Zira bu kağıtlar düzenlendikleri tarih itibariyle verginin kapsamında bulunmaktadır. Dolayısıyla noksan ödendiği tespit edilen damga vergisinin ceza ve faizi ile birlikte vergi dairesine ödettirilmesinden sonra işlem yapılması icabeder. Aksi halde nispi vergiye tabi olan kira mukavelesi yönünden işlem yapan notere % 10 nispetinde usulsüzlük cezası uygulanması söz konusudur.


    2.3.1.4.2 Düzenleme tarihi 01.01.2005' ten sonra olan kira mukaveleleri
    Düzenleme tarihi 01.01.2005' ten sonra olan ve yukarıda belirtilen şartlar çerçevesinde damga vergisi istisnası kapsamında bulunan kira mukavelelerinin noterliklere tasdik veya örnek çıkarma işlemi için getirilmesi durumunda bu kağıtlardan ne sebep ve suretle olursa olsun damga vergisi aranılması mümkün bulunmamaktadır.


    2.3.2 Ticarî, ziraî veya meslekî faaliyetlere ilişkin olmamak şartıyla gerçek kişiler arasında düzenlenen akitlerle ilgili kağıtlarda istisna
    Ticarî, ziraî veya meslekî faaliyetlere ilişkin olmamak şartıyla gerçek kişiler arasında düzenlenen akitlerle ilgili kâğıtlar damga vergisinden istisna edilmiştir.
    Ancak, söz konusu kâğıtların, resmi dairelere veya noterlere ibraz edildikleri takdirde bu tarih itibarıyla vergiye tâbi tutulması ve verginin kağıdı ibraz edenlerce ödenmesi öngörülmüştür.
    Bu bölümdeki istisnanın uygulanması için işlem taraflarının mesela gerçek kişi olmaları ve taraflardan herhangi birinin bu işlemi ticari, zirai veya mesleki faaliyeti ile ilgili olarak yapmaması gerekmektedir.
    Dolayısıyla;
    - Şirket ile gerçek kişi arasında,
    - Vakıf ile gerçek kişi arasında,
    - Dernek ile gerçek kişi arasında,
    - Tacir ile gerçek kişi arasında,
    - Esnaf ile gerçek kişi arasında,
    - Genel bütçeli daire ile gerçek kişi arasında,
    - Katma bütçeli daire ile gerçek kişi arasında,
    - Belediye ile gerçek kişi arasında,
    Düzenlenen kağıtlara ne suretle olursa olsun damga vergisi istisnası uygulanması mümkün değildir.
    Diğer taraftan iki gerçek kişi arasında düzenlenmekle birlikte gelir vergisinden muaf esnaf, muaf serbest meslek erbabı ile basit usulde vergilendirilen mükellefler tarafından iş yeri olarak kiraya alınan gayrimenkullerle ilgili kira mukavelelerinin, bu kiralama vergisel faaliyetle de ilgili olsa yukarıda belirtilen özel hüküm gereğince damga vergisinden istisna edilecektir.
    Ancak, bir gerçek kişiye ait gayrimenkulün gerçek usulde yani işletme hesabı esasına göre vergilendirilen bir diğer gerçek kişiye iş yeri, örneğin kahvehane olarak kiralanması durumunda, bu kira mukavelesinde damga vergisi istisnası uygulanması söz konusu olmayacaktır. Zira bu kiralamanın amacı ticari bir faaliyete ilişkindir.
    Buna göre bu bölümdeki istisnanın uygulanması için işlem taraflarının öncelikle gerçek kişi olması şarttır. İkinci önemli unsur ise, düzenlenen kağıdın ticari, zirai veya mesleki faaliyete ilişkin olmamasıdır.
    Sonuç olarak 01.01.2005 tarihinden sonra iki gerçek kişi arasındaki konut veya işyeri satışı ile motorlu taşıtlar dışında kalan diğer menkul malların alım satımına dair kağıtlar düzenleme anında damga vergisinin konusuna girmeyecektir.
    Düzenleme anında istisna uygulanan bu nevi kağıtlar bir resmi daireye veya noterlere ibraz edildiğinde, damga vergisi doğacaktır. Bu durumda söz konusu kağıttan ibraz edildiği tarihteki değerler ve vergi tarifesi üzerinden damga vergisi tahsil olunacaktır..
    Noterlerin bu kağıtlara ait vergileri tahsil yetkisinin de bulunduğu düşünülmektedir.


    2.3.3 Turizm işletmeleri ile seyahat acentelerinin aralarında düzenledikleri kontenjan sözleşmelerinin damga vergisi
    5281 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle bu sözleşmelerin belli para ihtiva etse dahi maktu vergiye tabi tutulması sağlanmıştır.


    2.3.4 Tütün alım satım mukavelenameleri ve bunlarla ilgili rehin senetlerinde istisna
    5281 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle ekici ile alıcı arasında düzenlenen tütün alım satımı mukavelenameleri ile bu konuda düzenlenen rehin senetleri vergiye tabi kağıtlarla ilgili 1 sayılı tablodan çıkarılarak bu kağıtlar kanuna ekli 2 sayılı tablonun IV. Bölümüne eklenen 33 numaralı fıkra ile damga vergisinden istisna edilmiştir.


    2.3.5 Çiftçilerin zirai faaliyetleri ile ilgili olarak resmi dairelere verdikleri taahhütnamelerde istisna
    5281 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle 488 sayılı Kanuna ekli 2 sayılı tablonun I/C bölümüne eklenen 18 numaralı fıkra ile çiftçiler tarafından zirai faaliyetleri ile ilgili olarak resmi dairelere verilen taahhütnamelere damga vergisi istisnası getirilmiştir.


    2.3.6 Gayrimenkul yatırım ortaklıklarının gayrimenkul alım satımında düzenlenen kağıtlarda istisna
    5281 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle 488 sayılı Kanuna ekli 2 sayılı tablonun IV. bölümünün 21. fıkrası yeniden düzenlenmiştir. Bunun sonucunda gayrimenkul yatırım ortaklıklarının münhasıran gayrimenkul portföylerine ilişkin alım satım sözleşmelerine uygulanmakta olan damga vergisi istisnası bunların gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerini de kapsayacak şekilde genişletilmiştir.





    2.3.7 Kurumlar Vergisi Kanunun 8 nci maddesinin birinci fıkrasının 12 numaralı bendi kapsamındaki işlemler nedeniyle düzenlenen kağıtlarda istisna
    5281 sayılı Kanunla 488 sayılı Kanuna ekli 2 sayılı tablonun IV üncü bölümüne eklenen 35. fıkra ile kurumların en az iki tam yıl süre ile aktiflerinde yer alan iştirak hisseleri ile gayrimenkullerinin satışından doğan kazançlarının sermayeye eklenmesi şartına bağlı olarak, bu satışlarla ilgili kağıtların damga vergisinden istisna edilmesi sağlanmıştır.


    2.4 Nispi damga vergisinin azami sınırı
    01.01.2005 tarih ve Hukuk: 1-1 sayılı Genel Yazımızın I/15 nci bölümünde 2005 Yılında uygulanacak nispi damga vergisinin azami haddinin, 2004 Yılında uygulanan tutara yeniden değerleme oranının tatbiki suretiyle hesaplanan 1.143.136.- YTL. olacağı bildirilmiştir.
    Ancak Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğünden alınan 24.01.2005 günlü ve 2885 sayılı yazıda, 5281 sayılı Kanun ile yapılan düzenleme sonucunda 2004 Yılında uygulanan nispi damga vergisi azami haddine yeniden değerleme oranının tatbik edilemeyeceği, dolayısıyla 01.01.2005 tarihinden itibaren nispi damga vergisi azami haddinin 5281 sayılı Kanunla belirlenen 800.000.YTL. olarak uygulanacağı bildirilmiştir.


    3- DEĞERLİ KAĞITLARLA İLGİLİ DEĞİŞİKLİKLER
    5281 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler soncunda değerli kağıt bedelleri de damga vergisi ve harçlarda olduğu gibi noterlikler tarafından tahsil olunarak vergi dairesine ödenmesi icabeden mükellefiyetler manasında 1512 sayılı Noterlik Kanunu kapsamına alınmıştır.
    Ayrıca kira sözleşme kağıtları ve bonolar (emre muharrer senetler) Değerli Kağıtlar Kanunu kapsamından çıkarılmıştır. Bu değişiklik 01.01.2005 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
    Dolayısıyla 01.01.2005 tarihinden sonra düzenlenmiş olup noterliklere ibraz edilen kira sözleşme kağıtları ve bonolar (emre muharrer senetler) için değerli kağıt bedeli yönünden bir inceleme yapılması gerekmemektedir.
    Buna göre düzenleme tarihi 01.01.2005'ten önce olan kira sözleşme kağıtları ve bonoların noterliklerde işleme konu olması halinde bu kağıtların düzenleme tarihi itibariyle tabi oldukları değerli kağıt bedelinin ödenip ödenmediğinin araştırılması gerekmektedir.
    Düzenleme tarihi 01.01.2005'ten sonra olan kira sözleşme kağıtları ile ilgili değerli kağıt tarifesi yürürlükten kaldırıldığından bunlarla ilgili noter işlemleri sırasında vasati noter kağıdı olarak 2005 yılı için 2,20 YTL değerli kağıt bedeli tahsil edilmesi gerekmektedir.


    BAŞKAN


    Hasan YENİ
    (İstanbul 28.Noteri)