vekaletnamelerde süre

  • Arkadaşlar herkese kolay gelsin vekaletnameler süresiz düzenlendiğinde ölüme kadar mı kullanılabilir yoksa 10 yıl geçtikten sonra kullanılamaz mı? Bu konuyla ilgili bir genelge var mı? Yardımcı olursanız sevinirim. Hayırlı günler :)

    Öyle bir an gelir ki; bazı yolların dönüşü, bazı hataların özrü, bazı insanların anlamı olmaz.


  • Arkadaşlar herkese kolay gelsin vekaletnameler süresiz düzenlendiğinde ölüme kadar mı kullanılabilir yoksa 10 yıl geçtikten sonra kullanılamaz mı? Bu konuyla ilgili bir genelge var mı? Yardımcı olursanız sevinirim. Hayırlı günler :)

    Vekaletnameler kişi yaşadığı süre koymadığı ve azil etmediği sürece geçerlidir. genelgesi varmı bilmiyorum ama bazı yerler belli birsüreden sonra kabul etmiyor meselabanka ve tapu idareleri gibi.kolay gelsin

  • VEKALETNAME
    (NH.C3.508)
    Borçlar Kanunumuzun 386 ile 398. maddeleri arasında düzenlenmiştir.
    TANIMI
    Gerçek veya tüzel kişilerin Herhangi bir veya daha fazla işlemin kendi adına yapılıp sonuçlandırılması için bir başka şahsa yetki veren tek taraflı yazılı irade beyanına denir.
    Sözlük anlamına göre vekaletname bir vekalet belgesidir.
    Bir kimsenin vekil olduğunu bildiren noterlikçe onaylanmış belge.
    Vekaletname başka bir anlamı ile yetkilendirme belgesidir.
    Yetki belgesi ise;
    Bir kimsenin vekil olduğunu bildiren noterlikçe veya yetkili organlarca, onaylanmış belge
    Daha dar bir yetkilendirme belgesidir.


    VEKALET AKDİ :
    Vekalet akdi ise öyle bir akittir ki; onunla vekil sözleşme dairesinde kendisine verilen işleri ve hizmetleri görme borcu altına girer, vekil bu akit ile sözleşme dairesinde yüklendiği işi idareyi ya da taahhüt ettiği hizmetleri borçlanır".
    Kendisine vekalet verilen kimse yani vekil, bu vekaletnameyi açık veya zımni olarak kabul ettiğini beyan ettiği anda vekalet akdi ortaya çıkar.
    Vekalet akdi Türk Hukukundaki diğer tüm akitler gibi şekle tabi değildir.

    ÇEŞİTLERİ
    A.) YAPıLıŞıNA GÖRE
    1.Düzenleme şeklinde vekaletname
    NK84 - 89 Md uyarınca ilgilinin nüfus cüzdanı veya pasaport’u esas alınarak resen yapılan ve içeriği tamamen noterlikçe tutanak şeklinde yazılan vekaletnamelere denir.
    Bizzat noter tarafından noterlik dairesinde veya mahallinde tutanak şeklinde yapılır.
    Düzenleme vekaletler 1 asıl olur, bu asıl ilgilinin imzasını taşır ve dairede saklanır. İlgililere verilenler genel olarak surettir. Surette ilgilinin imzası olmaz. İlgilinin kimliği vekalete eklenir. Nüfus kaydı ile düzenleme vekaletname düzenlenemez. ( TNB 1978/19. sy gen)
    İlgili isterse daha fazla asıl yapılabilir. Fakat bu durumda asıl için alınan harçlar verilen asıl sayısı kadar çoğaltılır.
    NK 80 Md ve NK. Yön.93 Md uyarınca tapuda yapılacak işlemlerle ilgili verilecek vekaletnameler ile diğer yasalarca fotoğraflı olması öngörülen vekaletnamelere fotoğraf yapıştırılır.
    Düzenleme olarak yapılacak vekaletnameler;
    1.Tapuda yapılması gereken işlemler için verilen vekaletler. (Mutlaka nüfus cüzdanı veya pasaporta göre yapılır.)
    2. Düzenleme yapılacak işlemler için verilen vekaletler.
    3. Onaylama yapılması gereken vekaleti ilgili düzenleme yapılmasını isterse.
    4. Düzenleme vekaletten tevkil yoluyla yapılan yeni vekalet de düzenleme olur.
    DÜZENLEME VEKALETNAMELERDE
    1 - Noterin Adı Soyadı ve noterliğin ismi
    2- Vekaletnamenin yapıldığı yer ve tarihi (rakam ve yazı ile)
    3- Vekaletnameyi verenin varsa tercümanın veya bilirkişinin kimlik ve adreslerini,
    4- Vekaletnameyi verenin hakiki arzusu hakkındaki beyanını,
    5- Vekaletnameyi verenin, işleme katılanların ve noterin imza ve mühürü.
    Yer alması gerekir.


    2. Onaylama vekaletname
    Vekaletname içeriği dışarıda yazılarak veya noterlikte ilgilisince yazdırılan ve sadece vekaletname içeriği değil, vekaletname altındaki ilgili yada ilgililere ait imzanın NK 90 – 93 Md ‘ler uyarıca onanması yoluyla yapılan vekaletnamelerdir.
    En az 2 asıl olur, bunlar ilgili tarafından imzalanır. Aslılardan biri bizde kalır, bir aslı ilgiliye verilir,diğer nüshalar ise suret olarak yapılır.Suretlerde ilgilinin imzası yerine aslında imzası vardır. İbaresi yer alır.
    İlgililer isterse daha fazla asıl yapılabilir. Bu halde verilen fazla her asıl için asılın vergileri kadar artırılarak vergi alınır.
    ONAYLAMA ŞERHİNDE
    1-Vekaletnamenin yapıldığı yer ve tarihi (Rakam ve yazı ile)
    2- Vekaleti verenin kimliği ve adresi,
    3- Vekaletnameyi verenin kimliği hakkında gösterilen ispat belgesini,
    4- Vekaletnameyi imzalayanın imzasını daire dışında mı, huzurda mı veya atılmış olan imzanın kendisine ait olduğunun kabul beyanını,
    5- işleme katılanların imzalarını ve noterin imza ve mührünün
    bulunması gerekir.
    B.)VERILEN YETKILERE VE IÇERIĞINE GÖRE
    1.Genel vekaletname (1.1)
    İçeriğinde birden fazla yetki bulunan ve birden fazla işin yapılması ve neticelendirilmesi için kullanılabilen vekaletnamelere denir
    2. Özel vekaletname (1.2)
    Belli bir işi sonuçlandırmak için verilen vekalet özel vekalettir. B.K 386 ve sonrası ve HUMK'nun 62 ve 63 maddeleri uyarınca, münhasıran bir işin yapılması ve neticelendirilmesi için yetki veren vekalet belgesine denir. Emekli maaşı,SSK para çekme, telefon bağlatma vesaire için ayrı ayrı verilen vekaletnameler özel vekalettir.
    3.Taahhüt içeren vekaletnameler (1.3)
    Örneğin “vekilin azli halinde durumu vergi dairesine bildireceğimi, bildirmeme halinde bundan doğan zararı peşinen kabul ettiğimi ve bu nedenle vergi dairesinden herhangi bir talepte bulunmayacağımı kabul ve taahhüt ederim” şeklinde vekalet içinde ilgili aynı zamanda taahhüt de bulunan vekaletnamelere denir. Maktu damga vergisi alınır. (TNB 1989/62 sayılı genelge) (Damga vergisi kanunda yapılan değişiklikle 01.01.2005 tarihinden sonrası için Maktu damga vergisi kaldırılmıştır.)
    Söz konusu vekâletname ve bu vekaletname üzerinde yer alan ve değer gösterilmesi zorunlu kağıtlar meyanın da bulunmayan taahhüt metni, iki ayrı hukuki muameleyi ihtiva etmekle birlikte bu kağıtla, ilgili işlemlerin, 492 sayılı Kanunun 46 ncı maddesindeki (birbirleriyle ilgili işler bir arada bulunursa en yüksek harç alınmasını gerektiren iş üzerinden bir harç alınır) hükmü çerçevesinde, harca tabi tutulması gerekir.
    C.)SÜREYE GÖRE
    1.Süresiz vekaletname
    Herhangi bir süre sınırlaması olmayan ve azil olmadığı sürece geçerli olan vekaletnamelerdir.
    Vekaletname tek taraflı irade beyanı olması nedeniyle sözleşmelerle ilgili 10 yıllık zamanaşımı süresi burada uygulanmaz.

    2. Süreli vekaletname
    Belli bir süre geçerli olmak üzere verilen ve süre sonunda geçerliliğini yitiren vekaletnamelerdir.
    Başlık kısmında DİKKAT SÜRELİDİR yazılması yararlı olur..Süreli vekaletlerde mutlaka süre hem rakamla hem de yazıyla işlem metninin içerisine yazılır.Çelişkili bir durum yaratmamak için son günün mesai günü olmasına dikkat edilip vekaletnameye “son günün mesai saati bitimine kadar geçerlidir..” şeklinde şerh yazılmalıdır.. Belirli tarihler arası süre de yazılabilir. Süre vekalet metni içerisine yazılmalıdır.( TNB 1990/53 ,1991/65 sy gen)

    Beni kötü biri olarak hatırlamanızın hiç sakıncası yok..!<br />Bana en çok iyi biri olduğumda zarar verdiniz...

  • Özgür arkadaşımın açıklamalarına teşekkür ediyorum.Vekaletname hernekadar da tek taraflı bir irade beyanı olsa bile Borçlar yasası hükümlerine göre aynı zamanda bir sözleşmedir ki taraflar bu sözleşme gereğince biri birine karşı sorumludurlar.Vekaletname genel olarak yapılmış ise azil veya kişinin ölümü ile son bulmaktadır.Vekaletname özel bir yetki taşıyorsa kişi ölse bile vekil özel yetkisine dayanarak vekaletnameyi ölümden sonra dahi kullanabilir.


  • Özgür arkadaşımın açıklamalarına teşekkür ediyorum.Vekaletname hernekadar da tek taraflı bir irade beyanı olsa bile Borçlar yasası hükümlerine göre aynı zamanda bir sözleşmedir ki taraflar bu sözleşme gereğince biri birine karşı sorumludurlar.Vekaletname genel olarak yapılmış ise azil veya kişinin ölümü ile son bulmaktadır.Vekaletname özel bir yetki taşıyorsa kişi ölse bile vekil özel yetkisine dayanarak vekaletnameyi ölümden sonra dahi kullanabilir.


    Cabir abim ve Özgür kardeşime teşekkürler


    Bende bir soru sorayım Cabir abime özel yetkiler neler olabilir ölümden sonra geçerli olacak özel yetkilerden bahsediyorum. Engin tecrübe ve bilgileriniz ışığında bizide bilgilendirirseniz sevinirim

  • Hemen sorunuza cevap veriyorum;Ahmet bey ölmeden önce sahibi bulunduğu bir gayrimenkulü satmak üzere Selami beye vekalet vermiş selami beyde işleme başlamış ancak Ahmet efendinin ömrü vefa etmemiş işlemin devamı esnasına ölmüş.Selami bey özel yetki içeren bu vekaletnamedeki görevini devam ettirebilir.Ahmet efendinin ölümünden sonra vekilin Yapacağı işlemler hukuken geçerlidir.Veya bu bir araç olabilir.Hatta bir örnek vereyim çok yakınen tanıdığım birisi tabutta iken arabasını sattılar.Herhangi bir dava sözkonusu olmadı, olsaydı bile vekilin yaptığı işlem hukuken doğru idi.Ayrıca bu tür özel işlemlerde zaten vekalet veren parasını almadan böyle bir yetkiyi vermesi de pek mümkün değildir.Özel dememdeki kasdettiğim böylesi işlemler idi.Selamlar.


  • Hemen sorunuza cevap veriyorum;Ahmet bey ölmeden önce sahibi bulunduğu bir gayrimenkulü satmak üzere Selami beye vekalet vermiş selami beyde işleme başlamış ancak Ahmet efendinin ömrü vefa etmemiş işlemin devamı esnasına ölmüş.Selami bey özel yetki içeren bu vekaletnamedeki görevini devam ettirebilir.Ahmet efendinin ölümünden sonra vekilin Yapacağı işlemler hukuken geçerlidir.Veya bu bir araç olabilir.Hatta bir örnek vereyim çok yakınen tanıdığım birisi tabutta iken arabasını sattılar.Herhangi bir dava sözkonusu olmadı, olsaydı bile vekilin yaptığı işlem hukuken doğru idi.Ayrıca bu tür özel işlemlerde zaten vekalet veren parasını almadan böyle bir yetkiyi vermesi de pek mümkün değildir.Özel dememdeki kasdettiğim böylesi işlemler idi.Selamlar.



    Cabir abicim teşekkür ederim. Yani biz burdan şunu anlayayım. İşleme başlanmış olması şarttır. Ve diğer bir şart ise ölümümden sonrada devam etmeye ve bitirmeye özel yetkisininde aranması gerekmektedir.


    Doğrumu ?

  • cabir bey ... özel vekaletnamelerin süreleri konusundaki açıklamanızı okudum... yanlışmı biliyorum acaba diye bilgilerimi sorguluyorum... benim bildiğim vekaletname özel yada genel kişinin vefatı halide son bulmazmı.. buna dair bir genelge varmıdır.. varsa paylaşabilirmisiniz...

  • Merhabalar. Konuyla ilgili benim de bildiğim -ki genelgesini veya hukuken net bir şekilde kanun, yönetmelik vs. bilemiyorum- ölüm ile vekaletin nevi, merci farketmez hükmü biter, çünkü artık malik mirasçılardır şeklindedir. Konuyla ilgili varsa kanun, genelge, yönetmelik vs. eğer yazabilirseniz, bizi de bilgilendirmiş olursunuz.
    İlginize teşekkürler

  • Noterlik Açısından Vekalet (Temsil)- Doç.Dr. Süha Tanrıver


    NOTERLİK AÇISINDAN VEKALET (TEMSİL )
    DOÇ .DR. SÜHA TANRIVERALINTI===>

    VI- Ölüm Sonrası Vekâlet (Temsil) (Mandatum Post Mortem)


    Vekâlet verenin (temsil olunanın) ölümü ile birlikte, ilke olarak, vekâlet ilişkisi son bulur. Ancak, bir kimsenin ölümünden sonra yapılacak olan iş ve işlemler için, bir başka kimseye vekâlet vermesi mümkündür. Bir kimsenin, hüküm ve sonuçlarını kendi ölümünden sonra meydana getirecek şekilde, hukukî işlemlerin icrası bağlamında, bir başka kimseye vekâlet vermesi ya da ona temsil yetkisi bahşetmesi durumunda, ölüm sonrası vekâletten ya da ölüm sonrası temsil yetkisinden (post mortem temsilden) söz edilir.


    Genelde, bu tür bir vekâletle, ölüm sonrası kazandırmada bulunmak amacıyla bir görevlendirme yapılır . Hukuken bu tür bir vekâlet ya da temsil yetkisi verilmesi caizdir . Borçlar Kanunu'nun konuyu temsil açısından düzenleyen 35 inci maddesiyle, konuyu vekâlet sözleşmeleri açısından düzenleyen 397 nci maddesi, ölüm sonrası temsil veya vekâlet verilmesinin hukuken mümkün bulunduğunun açık kanıtlarını teşkil etmektedir.
    Temsil yetkisi ya da vekâlet verilmesi, tek taraflı bir hukukî işlem olduğuna göre, temsil yetkisi ya da vekâlet veren, temsil yetkisinin veya vekâletin, ölümünden sonra da devam edeceğini tek taraflı bir beyanla bildirmiş olabilir; bunun hukuk alanında sonuç doğurabilmesi, kendisine vekâlet verilenin ya da mümessilin kabulüne ihtiyaç göstermez.


    Bu sebeple, konuyu temsil bağlamında düzenleyen Borçlar Kanunu'nun 35 inci maddesinde yer alan "hilafı iki tarafça kararlaştırılmadıkça" şeklindeki ibareyi, "aksi vekâlet verence belirtilmedikçe" şeklinde algılamak gerekir.


    Temsil yetkisi, vekâlet sözleşmesinin içinde verilmiş olsa bile, bu durumda sözü edilen yetkinin verilmesi, vekâlet akdinden ayrı ve bağımsız bir hukukî işlem konumunda bulunduğundan, bu yetkinin ölüm sonrasını kapsayıp kapsamadığı, temsil edilenin bu konuya ilişkin iradesi baz alınarak belirlenecektir; sözü edilen temel işlemde bu belirlemede yardımcı bir unsur olarak dikkate alınacaktır.


    Bazen verilmiş olan vekaletin, ölümden sonraki hukukî işlemler bakımından geçerlilik taşıdığı, vekâletnamede bu konuda açıklık olmasa bile, vekâlet yoluyla gerçekleştirilmesi istenen işlemlerin niteliğinden de anlaşılabilir .


    Post mortem vekâlet verilmesi ile güdülen amaç, vekilin, vekâlet verenin ölümünden sonra terekeye dahil bulunan mallar üzerinde tasarruf edebilmesine imkân sağlamaktır .


    İşaret edilen pozitif hukuk kurallarının varlığına rağmen, post mortem vekâletin caiz olup olmadığı hususunda, uygulamada tereddütler hasıl olmuş ve sonuçta Yargıtay vermiş olduğu bir içtihadı birleştirme kararıyla, duruma açıklık getirmiş ve bu kararında post mortem vekâlet verilmesinin hukuken mümkün olduğunu, bir kez daha vurgulamıştır.



    Sözü edilen içtihadı birleştirme kararında; aynen şöyle " BK.m.397 de gerek vekilin gerek müvekkilin ölümüyle ve ehliyetinin zevaliyle veya iflasıyla vekâletin nihayet bulması hakkındaki hüküm , hilafının mukaveleden veya işin mahiyetinden anlaşılamaması kaydıyla takyid edilmiş olmasına göre , tevhidi içtihadı mucip olan hadiselerde olduğu gibi , müvekkilin ölümünden sonra dahi mutasarrıf olduğu gayrimenkul malını tapu dairesinde şahsı ahara bey ve ferağa dair vuku bulan vekâletin devam edeceği iki taraf arasında muteber surette mukavele edilmiş ise , müvekkil öldükten sonra da vekilin salahiyetleri devam edeceğine, fakat azil hakkı ölünün kanuni haleflerine intikal etmiş olacağından mirası reddetmemiş olan mirasçılar tarafından azlolunabileceğine " denmektedir. Aynı yönde, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ve Yargıtay özel dairelerince verilmiş olan başka kararlarda bulunmaktadır .



    Post mortem vekâlet verilmesi halinde, vekâlet verenin ölümünden sonra, vekil, öleni değil; onun mirasçılarını temsil edeceğinden, ölenin mirasçılarının vekili sıfatını kazanacağından, mirasçılar tarafından her zaman Borçlar Kanunu hükümleri çerçevesinde vekâletten azledilebilecektir . Sözü edilen azil yetkisi, aynı zamanda, vekilin terekeden sorumsuzca kazandırmada bulunması rizikosunun varlığı karşısında, bir emniyet sübabı olarak da işlev görecektir .


    Post mortem vekâlet ilişkisi , hukukî niteliği itibariyle , ölüme bağlı tasarruf değil; sağlar arası bir hukuki işlemdir ; dolayısıyla şekil itibariyle, ölüme bağlı tasarrufların tâbi olduğu şekle (vasiyetnameler için öngörülen şekle ) tâbi değildir ; ayrıca kendisine bu tür bir vekâlet verilmiş olan kişi de, üstlenmiş olduğu işlev itibariyle, vasiyeti tenfiz memuruna benzese dahi, ondan farklı bir konumda bulunmaktadır .




    TÜRK BORÇLAR KANUNU


    Kanun No. 6098 Kabul Tarihi: 11/1/2011


    H. Temsil
    I. Yetkili temsil
    1. Genel olarak
    a. Temsilin hükmü
    MADDE 40- Yetkili bir temsilci tarafından bir başkası adına ve hesabına yapılan hukuki işlemin sonuçları, doğrudan doğruya temsil olunanı bağlar.
    Temsilci, hukuki işlemi yaparken bu sıfatını bildirmezse, hukuki işlemin sonuçları kendisine ait olur. Ancak, karşı taraf bir temsil ilişkisinin varlığını durumdan çıkarıyor veya çıkarması gerekiyor ya da hukuki işlemi temsilci veya temsil olunandan biri ile yapması farksız ise, hukuki işlemin sonuçları doğrudan doğruya temsil olunana ait olur.
    Diğer durumlarda alacağın devri veya borcun üstlenilmesine ilişkin hükümler uygulanır.
    b. Temsil yetkisinin içeriği ve derecesi
    MADDE 41- Başkası adına ve hesabına temsil kamu hukukundan doğmuşsa, temsil yetkisinin içeriği ve derecesi bu konudaki yasal hükümlere; temsil hukuksal bir işlemden doğmuşsa, temsil yetkisinin içeriği ve derecesi o hukuksal işleme göre belirlenir.
    Temsil yetkisi üçüncü kişilere bildirilmişse temsil yetkisinin içeriği ve derecesi, bu bildirime göre belirlenir.
    2. Hukuki işlemden doğan yetki
    a. Yetkinin sınırlanması ve geri alınması
    MADDE 42- Temsil olunan, hukuki bir işlemden doğan temsil yetkisini her zaman sınırlayabilir veya geri alabilir. Ancak, taraflar arasındaki hizmet, vekâlet veya ortaklık sözleşmeleri gibi hukuki ilişkilerden doğabilecek haklar saklıdır.
    Temsil olunan, bu hakkından önceden feragat edemez.
    Temsil olunan verdiği yetkiyi üçüncü kişilere açıkça veya dolaylı biçimde bildirmişse, bu yetkiyi tamamen veya kısmen geri aldığını onlara bildirmediği takdirde, yetkinin geri alındığını iyiniyetli üçüncü kişilere karşı ileri süremez.
    b. Ölüm, ehliyetsizlik ve diğer durumlar
    MADDE 43- Hukuki işlemden doğan temsil yetkisi, aksi taraflarca kararlaştırılmadıkça veya işin özelliğinden anlaşılmadıkça, temsil olunanın veya temsilcinin ölümü, gaipliğine karar verilmesi, fiil ehliyetini kaybetmesi veya iflas etmesi durumlarında sona erer.
    Bu hüküm, bir tüzel kişiliğin sona ermesi durumunda da uygulanır.
    Tarafların karşılıklı kişisel hakları saklıdır.

  • Muharrem beyinde ifade ettiği giibi, vekil verilen yetki ile bir işe başlamışsa kişinin ölümünden sonrada o işi sonuna kadar yapmak için yetkiyi kullanabilir (mesela kişi avukata vekalet verdi, dava açıldı ve sürüyor, sonuçlanmamışken kişi vefat etti, o dava sonuçlanana kadar vekalet kullanılabilir, dava yarıda bırakılmaz)... ama onun dışında vekalet içerisinde ölümünden sonrada kullanılmasına ilişkin ibare yoksa kişinin ölümü ile veya azil işlemi ile vekalet sona erer... şeklinde biliyorum... saygılar...

  • Bu hususla ilgili, diyelim ki; "özel vekalet" diye ...... plakalı aracı satmaya yetkili vekil. Vekalet veren 3 gün sonra sizlere ömür.



    Vekil de aracı fiilen sattı. Ama Satış sözleşmesi için 1 veya 2 ay sonra notere geldiler.



    Kişinin ölüm hali, 1 ay içinde ilgili nüfusa bildirilir.



    Satış işlemi için notere geldiklerinde TC sorgulamada, KAPALI KAYIT ÖLÜM
    yazacaktır.



    Sistem devam eder mi bilmem.. Ama bence, işlem burada tıkanır. Mirasçılar devreye girer..



    Ancak, vekalet verenin ölüm hali ilgili nüfus müdürlüğüne bildirilmemiş ve nüfus müdürlüğü kayıtlara işlememiş ise, zaten sorun yok.

    &quot;Ağzıyla kuş tutsa da sevemediğim insanlar var benim! Bir de canımı okusa bile sevmekten vazgeçemediklerim..&quot;


  • Evet şimdi ne olacak ;)

  • Tanju bey benzeri bir işlem benim başımdan geçti Şöyleki; kağıt ortamında satış yaptığımız dönemlerdi henüz elektronik ortamdaki satışlara geçilmemiş idi ilgilinin mürcaatı ile bir satış yaptık satıcı vekilin müvekkili baya bir süre önce vefat etmiş. Fakat biz bunu bilmediğimiz için satışı yaptık, kişiler satış sözleşmelerini alıp tescil için trafiğe gitmişler, trafik tesçil her nasıl ise kişinin nüfus kayıtlarını sorgulamış ve kişinin ölü olduğunu tesbit etmiş. Aracı kişi adına tescil etmedikleri gibi kişilerin elindeki vekalet, satış sözleşmeleri, ruhsatnameleri ile birlikte getirip noterliğimize bir tutanakla teslim ettiler. Buradan anlaşılan artık bunun üzerinde vekilin satış hakkı kalktı hak sahipleri mirasçılarıdır işlem onlar tarafından yürütülmelidir denilmekte. Fakat ölümün süresinin yapılan işlem açısından önemi var bunu gözönünde bulundurmak gerekir diye düşünüyorum. Şimdi ise satışlar elektronik ortamda yapıldığı için böyle bir satış yapıldığında satışın geçerli olup olmaması tamamen vafat edenin mirasçılarının tutumuna bağlıdır diye düşünüyorum.