VASİYETNAME


  • Medeni Kanuna göre bende yapamazlar diye biliyorum. Bizim burada bir noter ısrarla karı koca oldukları için ben yapıyorum diyor.


    karı koca birlikte vasiyet yapmaya geldiler ayrı ayrı tanzim ettim, aynı vasiyet içinde yapılırsa nasıl olacakki ??? aynı anda ölecek değillerya, ayrı ayrı yapılası daha doğru.

  • Vasiyetname tek taraflı bir işlemdir. karı koca da olsa, iki taraflı olamaz. karı koca birlikte aynı işlem kağıdında vasiyet edemez. ayrı ayrı yevmiyeler altında tek taraflı olarak vasiyet eder.


    nokta diyelimmi..

  • Vasiyetname tek taraflı bir irade beyanıdır.



    Vasiyet eden ve vasiyet edilenin aynı anda bulunmaları gerekmez.



    hatta, vasiyet edilen işlem sırasında hazır bulunursa, vasiyet edenin etkilenmesi, istemediği halde vasiyet edilenin isteği doğrultusunda beyanda bulunabileceği de düşünülürse, kanun mümkün kılsa bile birlikte değil de ayrı yarı yapılmasında fayda vardır.

    "Ağzıyla kuş tutsa da sevemediğim insanlar var benim! Bir de canımı okusa bile sevmekten vazgeçemediklerim.."

  • Arkadaşlar ben de sizin gibi düşünüyorum,vasiyetname tek taraflı irade beyanıdır,bir tarafın beyanı ve isteği ile yapılır,bu zamana kadar öyle yaptık ve devam ediyoruz uygulamaya,ancak dikkatimi çekti veznede imza adeti giriliyor,ve ayrıca yazımnettede kişi sayısını soruyor,madem bir kişi vasiyet edecek niye gerek yazımnette ve gerekse veznede imza adeti soruluyor?Bu soru işareti oluşturdu bende. Medeni kanunda da mirasbırakan diye tekil kişi diye algılanan bir ifade kullanılmış,ancak miras bırakan çoğul kişi de olabilir,


    kısaca ben kararsız kaldım.Eski uygulamaya devam etmekle birlikte;Evlilik akdi ile birbirine bağlanan eşler ,aynı yevmiye ile birlikte aynı kağıtta vasiyetname düzenleyebilirler mi?
    Net bir sonuç bulana kadar araştırmaya devam edeceğiz.Başka yolu yok.

    *İnsanlar arasında iyilikten başka hiçbir üstünlük kabul etmem. Karakterin olmadığı yerde,<br />ne büyük sanatçı, ne de büyük mücadele adamı vardır. Orada var olan, zamanın yok ettiği,<br />içleri boş yaratıklardır. Bütün mesele, büyük görünmek değil, gerçekten büyük olmaktır.<br />*Beethoven*


  • Arkadaşlar ben de sizin gibi düşünüyorum,vasiyetname tek taraflı irade beyanıdır,bir tarafın beyanı ve isteği ile yapılır,bu zamana kadar öyle yaptık ve devam ediyoruz uygulamaya,ancak dikkatimi çekti veznede imza adeti giriliyor,ve ayrıca yazımnettede kişi sayısını soruyor,madem bir kişi vasiyet edecek niye gerek yazımnette ve gerekse veznede imza adeti soruluyor?Bu soru işareti oluşturdu bende. Medeni kanunda da mirasbırakan diye tekil kişi diye algılanan bir ifade kullanılmış,ancak miras bırakan çoğul kişi de olabilir,


    kısaca ben kararsız kaldım.Eski uygulamaya devam etmekle birlikte;Evlilik akdi ile birbirine bağlanan eşler ,aynı yevmiye ile birlikte aynı kağıtta vasiyetname düzenleyebilirler mi?
    Net bir sonuç bulana kadar araştırmaya devam edeceğiz.Başka yolu yok.


    ibrahim bey, karı koca aynı işlem kağıdında birlikte vasiyet edebilir diye Kanunu değiştirirlerse olur, yoksa malesef.


    Vasiyet gizli bir işlemdir. ölümden sonra açıldığı için tek taraflı olur. karının kocasından ayrı olarak farklı farklı düşencelerle vasiyeti olabilir. kocanında ayrı olarak farklı farklı düşüncelerle vasiyeti olabilir.


  • ibrahim bey, karı koca aynı işlem kağıdında birlikte vasiyet edebilir diye Kanunu değiştirirlerse olur, yoksa malesef.


    Vasiyet gizli bir işlemdir. ölümden sonra açıldığı için tek taraflı olur. karının kocasından ayrı olarak farklı farklı düşencelerle vasiyeti olabilir. kocanında ayrı olarak farklı farklı düşüncelerle vasiyeti olabilir.


    Adem bey demin noktayı koymuştuk ama buda üzerine nokta nokta oldu. Yazım nette falan o kadar çok yanlışlar varki, orada yazılanlara bakarak işlem düzenlersek yandık ;)

  • [size=5]ÖLÜME BAĞLI TASARRUFLARDA YORUM[/size]
    [size=3]Yrd.Doç.Dr. Cem BAYGIN*[/size]

    İsviçre-Türk Hukuklarında ortak vasiyetname[1] geçerli değildir. Ancak bazı hallerde birlikte yapılmış ve bu sebeple geçersiz olan vasiyetnamelerin tahvil (çevirme) yolu ile geçerliklerinin sağlanması mümkündür. [size=5]Örneğin, karı koca olan[/size] (A) ve (B) birlikte bir vasiyetname yaparak son arzularını açıklamaya karar verirler. (A), vasiyetname metnini, her ikisinin de son ar&shy;zularını kapsayacak şekilde, -düzenleme yeri ve tarihini de göstermek sure&shy;tiyle- kaleme alır, kendisi imzaladıktan sonra karısı (B)'de yukarıdaki vasi&shy;yetname benim de son arzularımı kapsamaktadır diye yazıp vasiyetnameyi imzalar. Bu durumda (A) ve (B)'nin ortak (müşterek) vasiyetnamesi olarak geçersiz olan bu vasiyetnameyi, (A)'nın el yazısı ile yazıldığı ve yine onun tarafından düzenleme yeri ve tarihi de belirtilerek imzalandığı (böylece vasi- yetçilerden biri yönünden bütün şekil şartlarım haiz olduğu) için, tahvil yo&shy;luyla, (A)'nın bağımsız vasiyetnamesi olarak geçerli sayıp; belli ölçüde ayakta tutmak imkanı mevcuttur[2]. Diyelim ki, ortak vasiyetnamede karı koca birlikte (Ü)'yü mirasçı nasbetmişlerse, mirasçı nasbına ilişkin tasarruf (A) bakımından geçerli sayılır; onun ölümünden sonra hüküm ifade eder. Buna karşılık, ortak vasiyetnamede yer alan ölüme bağlı tasarruflar arasında bağlılık varsa, yani birinin yapılmaması halinde diğerinin de yapılmayacağı anlaşılıyorsa vasiyetname bütünüyle geçersizdir. Taraflar ortak vasiyetna&shy;mede birbirlerini karşılıklı olarak mirasçı veya vasiyet alacaklısı tayin et&shy;mişler veya ölüme bağlı tasarruflardan her birinin hüküm doğurması diğeri&shy;nin geçerliğine veya ortadan kalkmamasına bağlanmışsa durum böyledir[3].
    Acaba taraflar (örneğin eşler), ortak vasiyetnameyi resmi vasiyetname şeklinde yapmışlarsa, bunu aynı şekil şartlarına sahip miras sözleşmesine tahvil ederek geçerli saymak mümkün müdür?
    İnan/Ertaş'a göre, vasiyetnamenin tek taraflı rücu edilebilirlik (MK.m.487) niteliği gereğince, tarafların miras sözleşmesi yapma iradesi yoksa buna cevaz vermemek gerekir[4].
    Kanaatimizce, resmi şekilde yapılmış ortak vasiyetnameleri dahi, eğer şekil şartlan gerçekleşmiş ise, tahvil yolu ile, miras sözleşmesi olarak geçerli saymak imkanı vardır[5]. Zira, favor testamenti ilkesi uyarınca, ancak ölüme
    bağlı tasarrufu ayakta tutabilecek bütün olanaklara başvurulduktan ve bunlar tüketildikten sonra, onun geçersizliğine hükmolunacaktır[1]. Bu konudaki Yargıtay kararları da aynı yöndedir[2].
    Bilindiği gibi el yazısı vasiyetnamelerin baştan sona kadar vasiyetçinin el yazısı ile yazılıp, imza edilmesi, ayrıca düzenleme yeri ve tarihinin (gün, ay, ve yıl olarak) el yazısı ile belirtilmesi gerekir. Söz konusu şekil şartlarındaki eksiklik vasiyetnamenin iptal edilmesine neden olabilir. Ancak, el yazısı vasiyetnamede düzenleme yeri veya tarihinin hiç gösterilmediği veya yetersiz olduğu yahut hata en yanlış gösterildiği[3] durumlarda, vasiyetname içi olgulardan yararlanarak eksiklik giderilebiliyor veya gerçek tarih (ya da yer) tesbit edilebiliyorsa vasiyetname geçerli sayılmalıdır. Örneğin, (M)'nin düzenleme yeri ve tarihi bulunmayan vasiyetnamesi şu satırlarla başlamak&shy;tadır: "Bugün Fransızların milli bayramı; bizim ramazan bayramımızla aynı güne tesadüf ediyor. Ben ise Paris'teki otel odasında karşımdaki Eyfel Kulesi'ne hitap ederek onu işbu vasiyetnameme tanık tutuyor ve soruyorum: - Ey ünlü kule! Benden mutsuz bir insan gördün mü?[4]. İşte bu gereksiz edebiyat; vasiyetnamenin sıhhatini kurtarmaya yeterli olur. Şöyle ki: vasiyetnamede yer alan bu tutamak noktalarından hareket ederek, söz konusu iki bayramın birleştiği günde ve bu birleşme yılında vasiyetna&shy;menin Paris'de, Eyfel yakınlarındaki bir otel odasında yazıldığını tespit edip, vasiyetnameyi iptal edilmekten kurtarabiliriz. Düzenleme tarihinin hataen yanlış gösterildiği bir örnekte ise: (M); vasiyetnamesinin altına- 16 Ekim 1970 tarihini atmıştır. Ancak bu tarihin yanlışlığı kendisinin geçirdiği ağır bir trafik kazası sonucu kolları ve bacakları kınk bir halde 1970 yılının son&shy;baharında, üç ay boyunca, hastanede yoğun bakımda yattığı ispat edilerek ortaya konabilir. Öyle varsayalım ki, vasiyetnamenin metninde şöyle bir cümle yer almaktadır: "Dün Miras Hukuku tek ders sınavını başarı ile verdim ve mezun oldum. Bu sınava hazırlanırken bana çok yardım eden
    ev arkadaşım (B)'ye aşağıda yazılı mallarımı vasiyet ediyorum ...................... Bu
    misalde (M)'nin miras hukuku tek ders sınavını hangi tarihte başardığı tesbit edilebilir. Söz konusu tarihin 15 Ekim 1971 olduğu anlaşılırsa, (M)'nin 1970 tarihini yanlışlıkla koyduğu meydana çıkar. Bu durumda, bizzat vasiyetname metninde yer alan olgulara dayanılarak, hataen atılan yanlış tarih düzeltile- bildiğinden vasiyetname muteber kabul edilecektir[1].
    Bu konuda şunu da belirtmeliyiz ki, vasiyetnamedeki tarih vasiyetçinin vasiyetnameyi düzenlediği anda ölüme bağlı tasarruf yapma ehliyetine sahip olup olmadığı ve birden fazla vasiyetnamenin söz konusu olduğu hallerde bunlardan hangisinin sonra yapıldığı noktalarının anlaşılmasına hizmet eder. O itibarla, ölümüne kadar her zaman vasiyetname yapma ehliyetine sahip olan bir vasiyetçi, tek bir tarihsiz vasiyetname bırakmışsa, m.485 hükmünün amaca göre yorumlanması sonucu bu vasiyetnamenin muteber tutulması gerektiği iddia edilebilir ve böyle bir yaklaşım favor testamenti ilkesi ile desteklenebilir. Nitekim İsviçre'de 1 Ocak 1996'dan itibaren yürürlüğe giren ZGB. Art. 520a gereğince, "vasiyetname içi olgulardan anlaşılamayan tari&shy;hin eksikliği, birden fazla vasiyetname ve ehliyetsizlik iddiası yoksa, başlı başına bir iptal sebebi sayılamaz"[2].
    Son olarak, favor testamenti ilkesinin Devletler Özel Hukukuna yansıyan uzantıları da vardır. Şöyle ki: MÖHUK.m.22/f.4'e göre, ölüme bağlı tasarru&shy;fun şekli, yapıldığı yer hukukuna veya ölüme bağlı tasarrufun esası hakkında yetkili olan hukukun öngördüğü şekle uygun olarak yapılabileceği gibi, öle&shy;nin milli hukukuna uygun şekilde de yapılabilir. Bu üç alternatifli şekil ku&shy;ralından amaç, ölenin son arzularının sonucu olan işlemin mümkün oldu&shy;ğunca geçerliğini sağlamaktır. Bunlardan birine göre geçerli olan tasarruf şekil açısından geçerli sayılacaktır. Ayrıca, şekil eksikliği nedeniyle ölüme bağlı tasarrufların geçersiz hale gelmesini önlemek için milletlerarası dü&shy;zenlemeler de yapılmıştır[3].

  • Evet en iyisi ayrı ayrı düzenlemek,benimkisi zaten sadece fikir jimlastiği babında bir karışım idi.Yazımnete filan bakmamak lazım sözüne katılıyorum,ayrıca Adem beyde noktayı koymuş,onun da hatırı hürmeti var. 8)

    *İnsanlar arasında iyilikten başka hiçbir üstünlük kabul etmem. Karakterin olmadığı yerde,<br />ne büyük sanatçı, ne de büyük mücadele adamı vardır. Orada var olan, zamanın yok ettiği,<br />içleri boş yaratıklardır. Bütün mesele, büyük görünmek değil, gerçekten büyük olmaktır.<br />*Beethoven*

  • Buna benzer kısa bir şey anlatayım.


    80-85 yılları arasında tahmin ediyorum.
    iki çizim yazıyla fotoğrafsız onaylama şeklinde taşınmazdaki hissesinden tek taraflı olarak mirastan feragat sözleşmesi yapılmış.
    iş yargıtaya kadar intikal etmiş, yargıtay red etmiş. işlemi kabül etmemiş. yapana tazminat davası açılmış.

  • Bu konuya devam edelim,Bay A ile Bayan B evli,
    ,tenkise tabi olmayacak müşterek bir meskenleri var,ikisi birlikte müşterek vasiyet yaparak bu meskeni çok sevdikleri x kişiye vasiyet etmek istiyorlar,ancak bu vasiyet işlemi bay A ile bayan B'nin herikisinin ölümünden sonra geçerlilik addecektir.Birinin ölümünden sonra diğeri bu meskende oturmaya devam edecek,diğerinin yani herikisinin ölümü halinde bahis konusu vasiyetname geçerli olacaktır.Bu durumda vasiyetname düzenlenebilir mi?


    not:işi yapmak istemiyorsanız ilgiliyi yokuşa sürmeyiniz,enuzak noterliğe yönlendirmeyiniz.İlgili ısrarla işlemi sizin noterlikten yapmak istiyor,sizin devamlı ve itibarlı bir mükellefiniz. ::)

    *İnsanlar arasında iyilikten başka hiçbir üstünlük kabul etmem. Karakterin olmadığı yerde,<br />ne büyük sanatçı, ne de büyük mücadele adamı vardır. Orada var olan, zamanın yok ettiği,<br />içleri boş yaratıklardır. Bütün mesele, büyük görünmek değil, gerçekten büyük olmaktır.<br />*Beethoven*

    Mesaj 1 defa düzenlendi, son düzenleyen ibrahim dal ().